Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.24
Gönderi
Roman Tadında Bir Siyer
"Bütün şarkılarım sana senadır ya Rasulallah
Ne ki vardır ya senden ya sanadır ya Rasulallah…’’
"Başında taç ile gezen hiçbir kral, hırkasını yamayan Hz. Muhammed kadar dünyada itibar, şeref ve haysiyet bulmadı."
"Şeytan inananlardan hiç gafil olmuyor ama insanlar şeytandan gaflet içinde kalıyorlar."
Yaratan ve bağışlayan Allah’ın adıyla…
Allah’ın rahmeti, bereketi ve mağfireti üzerinize olsun güzel insanlar... İncelemeye başlamak zordur. Ama Kâinatın yaratılışına sebep Hz. Muhammed Mustafa(sav.) Efendimiz üzerine yazılan bir kitabın incelemesine başlamak hepsinden zormuş. Kusurum olursa affınıza sığınmakla birlikte, incelemenin hakkını verebilmeyi, Yaratılmış en güzel insana mahcup olmadan, şefaatine nail olabilmeyi nasip etsin Rabbim.
Öyle bir insan düşünün ki 23 sene gibi kısa bir sürede her türlü pislik, yozlaşma, bozulma ve karanlığın yaşandığı bir çağda dünyaya zuhur ederek maddi ve manevi anlamda yaşanabilecek en ağır şartlara maruz kalmasına rağmen yılmayıp, dost düşman herkesin takdirini kazanarak dünyanın çehresinin değişmesine vesile olsun…
Tevhit davası omuzlarına yüklendiği gün davasını sırtlanıp, anlatabileceği tek bir kişi bile yokken, Veda Hutbesi’ nde etrafında 100 bini aşkın sahabe olsun. Vefatından 1400 küsür sene sonra bugün ise rengi, dili ayrı ama inanç ve gönül birlikteliği içerisinde yaşayan 1 milyarı aşkın ümmeti olsun…
Öyle bir insan düşünün ki hayat nizamının idamesi için indirilen kutsal kitabımız Kur’ an-ı Kerim’ in bizatihi tatbikatçısı, anlayıcısı ve anlatıcısı olsun. Yemesi, içmesi, oturması, kalkması; komşularına, akrabalarına, dostlarına, eşlerine, misafirine karşı tavrı yaşanılan her çağda en güzel örnek olsun… En küçük bir alışkanlığı bile tiryakisine bıraktırmanın çok zor olduğu düşünüldüğünde cahilliği, vahşiliği, inatçılığı dillere destan olan bir topluluğa sadece şefkat ve merhamet gösterip şiddete başvurmadan bıraktırabilmiş olsun… Kendi öz çocuğunu bile diri diri mezara gömebilecek derecede vahşileşmiş bir insan topluluğundan sadece sevgi ve şefkatle en medeni milletlere medeniyet dersi verebilecek yüksek seciyede bir cemiyet meydana getirsin.
Öyle bir insan düşünün ki fuhşun, zinanın, faizin, tefeciliğin cirit attığı bir çağda kendi elleriyle yaptıkları puta tapan, dini ticari bir getiri olarak gören, kimsenin kimseye güvenmediği bir çağda herkesin kendine itibar ettiği "Muhammed’ ül Emin’’ diye anılan, sadece görünür putları yıkmakla kalmayıp, insanoğlunun görünmez makam, hırs, şöhret, şehvet gibi putlarını da yıkarak tüm insanlığa örnek olan…
Edeplere namzet böylesi bir hayat yaşadıktan sonra kim böylesi güzide bir şahsiyeti rehber edinmez? Kur’an’ın yaşayan uygulayıcısı olduğunu gören hangi sahabe onun hayatından ibretler alarak ahlaklanmaz? Böylesi bir örnek varken insanlığın hayatında kim başka birine öykünebilir?... Ondan başkasını kendine örnek alabilir? Hikmetten bahseden hangi düşünür Kur’an ve Peygamberden bihaber olarak insanları doğru yola ileterek yoldan çıkmaktan döndürebilir? Edebini ondan almayan hangi yazar maneviyatsız ve eksik yazmaktan kendini koruyabilir? Hangi komutan onun harp siyasetini bilmeden muvaffakiyet elde edebilir? Hangi idareci onun idarecilik vasfından bir şekilde istifade etmeden başarıyı yakalayabilir? Onun ibret nazarıyla Kâinata bakamayan hangi sanatkâr tabiatperestlikten kendini kurtarabilir? Hangi eğitimci onun sevgi, şefkat ve merhamet timsali öğretim metodunu kendine rehber edinmeden eğitim ve öğretim konusunda başarılı olabilir? Onu anlamadan, sevmeden, Kur’anla paralellik gösteren sünnetini örnek almadan vücut bulmuş hangi beşeri düzen yok olmaktan kendini kurtarabilir?
O güzellik timsali insanı anlatmaya ne benim kelimelerim yeter ne de onu anlatan yazılmış ya da yazılacak herhangi bir yapıt tam manasıyla bu işi başarabilir. Olaylara Hz. İbrahim’ in mancınıkla ateşe atılması sırasında onunla birlikte ateşe girecek kadar Peygamber sevdalısı bülbüle bahşedilen lütfun anlatılması ile başlanan bu kitapta anlatıcı bülbül, anlatılan ise Gül sembolü ile Peygamber Efendimizdir. Kendi içerisinde bölümlere ayrılarak kısa okumalar şeklinde yorulmadan okuyabileceğiniz her parça, başlangıç kısmında o bölümde anlatılacaklar hakkında kısa kısa bilgilendirmeler ve Peygamber Efendimize övgüler içeren beyitlerle başlanmış. Yaşanan olaylar dipnot kısmında ilgili ayetlerle anlatılmış. Okurken hazırlanış aşamasındaki emeği hissettiren, Peygamber sevgisi ve hassasiyetini kesinlikle duyumsayacağınız bir eser. Kaybedilen savaşları bilmenize rağmen eserin atmosferinde okurken titreyeceğiniz, sonunu bildiğiniz savaşları bile kazanılmıştır belki diyerek çelişkiye düştüğünüzü düşündürtecek bir eser. Öğretici öğeler eserin içeriğine zaman ve mekâna azami özen gösterilerek öyle güzel işlenmiş ki siyer tadında sürükleyici bir roman okuduğunuzu hissediyorsunuz. Mutlaka okuyun dostlar… Bitirin… Sonra yine okuyun…Ve okutun…
Rabbim bizleri Peygamber Efendimizin şefaatine mazhar, sünnetine vakıf ve ahirette onun ashabına komşu eylesin… Amin… Amin… Amin…
93 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.