Gönderi

ÖLÜM Sabahattin Ali'nin doğrudan doğruya ya da başlı başına ölüm temini işleyen bir hikâyesi yoktur. Ama 64 hikâyesinden hemen hemen yarısında ölüm olayı vardır. Ölüm bu hikâyelerde aşk, sevgi, sevgisizlik, acımasızlık, bilgisizlik, duyarsızlık, zorbalık, yetersizlik gibi temlere bağlı bir öğe ya da onları belirtmeye ve sevgiyi, yaşamı, özgürlüğü savunmaya yardım eden bir araç olarak görülür. Mustafa Durak bu konuya ilişkin ayrıntılı incelemesinde hikâyelerdeki ölüm türlerini şu kümelerde toplar: Aşk hikâyelerinden bazılarında ölüm, sevginin özveri ölçütü olarak yer alır. "Kurtarılamayan Şaheser", "Aşk Masalı", "Hasan boğuldu", "Gramofon Avrat" buna birer örnektir. Bazı hikâyelerde ("Ayran", "Kazlar", "Çaydanlık", "Kadın", "Cankurtaran", "Apartman", "Komiki Şehir", "Kanal", "Kamyon", "Çirkince", "lsıtmak İçin") ölüm kimi insanların acımasızlığının, bencilliğinin, çıkarcılığının, ilgisizliğinin, sevgisizliğinin, kısacası duyarsızlığının ürünü olarak belirir. "Bir Firar", "Sıcak Su", "Arap Hayri", "Kağnı", "Pazarcı" adlı hikâyelerde ölüm haksız yere sıkıştırılan, suçlanan çaresiz, zayıf kimi kişilerin başvurduğu bir kaçıştır, ters çözümdür. Kendilerini buna iteleyenlerin yanlışlığını, suçluluğunu ortaya koymaya yaramaktadır. "Bir Cinayetin Sebebi", "Viyolonsel", "Katil Osman", "Köpek", "Duvar" hikâyelerinde ölüm; kişilerinin varlaşma, gücünü gösterme, kendini kanıtlama, ilgi çekme isteğini gerçekleştirme yoludur. Bazı hikâyelerde ("Candarma Bekir", "Katil Osman", "Yeni Dünya") ölüm, kendileri ve çevreleri yeterli bilgileri olmayan, gerçekleri ve olaylan iyi çözümlemeyen bilinçsiz kişilerin eylemi olarak sergilenir.
·
102 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.