Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

226 syf.
8/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Gerçek Aşk(Mı?)
Kafka ne tuhaf bir adamsın seni okudukça sevmekle sevmemek arasında gidip geliyorum. Hoş sen yazdığın eserlerde de hem gerçek ve gerçeküstücülüğü kullanıp hem de kendini korku ile tedirginlik arasında bocalayan biri olarak tanımlıyorsun. Gerçekten de öylesin ve her ne kadar ikilemde kalsam da senin kitabını her seferinde alıyorum elime. İçinde beni çeken bişeyler var. Kendimden birşeyler bulduğum muhakkak. Herkesin de birşeyler bulabileceğine inanıyorum.
Franz Kafka
Franz Kafka
'nın okuduğum 2. Kitabı olan
Milena'ya Mektuplar
Milena'ya Mektuplar
kitabı hakkında birkaç şey söylemem gerekirse; Kafka'nın hastalığı sırasında yazmaya başladığı sevdiceği Milena'ya yazdığı mektuplardan oluşuyor. Milena'nın mektupları yok, maalesef. Milena'nın kendi istediği ile yakılmışlar. Olsaydı çok daha güzel olurdu. Çünkü Kafka'nın verdiği cevaplar da söylediği bazı şeyler havada kalıyor. Mektupların içeriğine dönecek olursam. Mektup olmasına rağmen edebi ve üslup yönünden başarılı olduğunu söylemem gerekir. Kafka kendi karakteristik özelliklerini de yansıtmış mektuplara. Zaten mektupları okumanın güzelliği budur samimi olunması ve yazara ait birçok kişisel bilgiler elde etmek, ruh halini anlayabilmek. Aslında mektuplar mahrem bilgilerdir. Şimdiki whatsapp mesajlarımızın okunması ile bir farkı yok ki zaten kafka da bütün eserleri ile birlikte yok edilmesi için ölmeden önce Max Broud isimli kişiye teslim etmiş. Fakat bu kişi bu Kafka'nın bu istediğini yerine getirmemiş. Milena'ya olan aşkına gelirsekte gerçekten çok sevdiğini bir mektubunu okuyunca bile anlayabiliyoruz. Örnek bir alıntı: "Kişi yürek çarpıntısız yaşayamaz ve sen yüz çevirdiğin sürece çarpmaz yüreğim, Milena." Tabi bu karşılıklı bir aşk. Milena'da onu çok seviyor faket evli olmasından ötürü ilişkiyi ilerletmeye cesaret edemediğini hep bir çekimserlik olduğu anlaşılıyor; Kafka'nın verdiği cevaplar'dan. Aslında bir yerde imkansız aşk da diyebiliriz. Zaten aşkın imkansızı güzeldir. (:Bence:). İkisininde yazarlık yönünün olması (ki zaten bu vesileyle tanışıyorlar) ikisinin de içinde bulunduğu boşluktaki yalnızlık duygusuyla ortak noktaları olması hasebiyle birbirlerine bağlanmalarını ve birbirini anlamalarını kolaylaştırmıştır. Çok lafı uzatmadan mektuplar güzel aşkları Leyla ile Mecnun u aratmayan cinsten peki etik ve ahlaki yönden bakacak olursak durum nedir? Aslında ilk mektuplar gayet safiyane duygular ile başlıyor. Sadece birbirleriyle mektuplaşıp dertleşen, iş konuşan, birbirini anlayan iki insan olarak yoğun bir duygusallık yok fakat sonrasında mektuplaşma devam ettikçe artık iş görüşmeye ve hatta yeni hayaller peşinde bir hayat kurmaya doğru ilerliyor. Tabiki sonunun ne olduğunu söylemeyeceğim. Şimdi burada basitçe düşünecek olursak evli bir insana aşık olunabilir mi? Tabiki mümkün. Duygular bizim elimizde değildir. Birini sevmek veya sevmemek zorla olmaz. Fakat bunu ileri boyutlara taşımak. Birisinin kendi bencil duyguları yüzünden başka birinin yuvasını dağıtmak ne kadar doğru burada işte yorum sizlerin. Ahlâki olarak doğru bulmayanlar çoğunlukta ki bende pek doğru bulduğumu söyleyemem. Ama Milena'nın mektuplarını da okumayı isterdim. Kocası ile arasının nasıl olduğunu tam olarak bilmiyoruz. Araştırdığım kadarıyla kocasının evlendikten sonra ki çapkınlıkları yani sadakatsizliği yüzünden depresyona girip uyuşturucuya başlamış o süreçte tanışmış;
Franz Kafka
Franz Kafka
ile Milena. Yani her ne kadar haklı gerekçesi olduğunu varsaysakta kendisi de ikisi arasında kalıyor gibi geldi bana yaptığım çıkarımlardan. Daha doğrusu eşine hem acıyor hemde yinede sevgisi var. Fakat belkide Kafka'da eşinden olmayan sadakati bulduğu için o boşluğu onunla doldurup ona karşı hisleri duygusal bir hal alıyor. Kafka okumayı seven biriyseniz zaten okuyacaksınızdır. Özellikle mektup okumayı sevenlerin ilgi duyacağı içinde bol atıf yapabileceğiniz aşk ve hayata dair güzel sözler bulunmakta. Lafı gereğinden fazla uzattığımın farkındayım. Bu yüzden kitaptan bir alıntı ile bitiriyorum, efendim. "Ne yazık ki insan kendini olduğu gibi sözcüklerin içine koyamıyor."
Franz Kafka
Franz Kafka
Milena'ya Mektuplar
Milena'ya MektuplarFranz Kafka · Minüskül Kitap · 054,9bin okunma
·
228 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.