Gönderi

Sabah gözünü açtığında yanında yoktu. Çarşafın üzerindeki izlere baktın. Gecenin kumdaki ayak izleri. Gün doğana denk yanıp durmuş bir savaş gemisinin, sabahın ilk ışıklarını karşılayan kapkara gövdesi gibi, hala tütüyordu yatak. Sen, kıyıda yan yatmış bir yelkenli, beyaz, her şeyi uzaktan seyrediyordun. Batacak mısın, kestiremiyordun. Ona kalbini kırması için gereken tüm izinleri verdiğini düşündün. O şahaneliğe çamurlu ayaklarıyla girip ortalığı savaş alanına çevirmesine. Atını bağladığın tüm ağaçları kökünden sökmesine. Ama bunu sadece onun elinden kedere bile razı olduğun için yapıyordun. Çünkü insanın bazen narin boynunu uzatıp birinin keskin kılıcının önüne, ölüme bile karşı gelemediğini iyi biliyordun.
·
45 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.