Gönderi

Bursa'da tanıştığım baska bir kitapciya gittim. -"ingilizce ders verilir "diye bir kağıda yazsam da sizin dükkanın camına yapistirsam , nasıl olur ? -"iş çıkmaz ,eski Türkçe dersi verilir diye yazı yazalım" dedi dediğini yaptık.Bir hafta sonra 4 öğrencim oldu.Eski kitapları okumak isteyen gençler gelir sanmıştım , oysa çocuklar geldi .Önce bir baba geldi -"kuran dersi verir misin ? " dedi . Veririm ...dedim .Adam çocuğunu göndermeden önce beni kuran'dan bir sınava çekti .Vaktiyle hafız olmanın bir zaman gelip yararını göreceğimi hiç ummamistim .öğrenciler git gide çoğaldı .Her sabah ulu camiye gidiyoruz dersimi veriyorum , çocukların iyi yetiştiğine memnun babalar birbirlerine haber veriyorlar .Sayı artınca başıma bir iş gelecek diye de korkmaya başladım .Çocuklardan birinin babası birgun , _"Maşallah çok çabuk ogretiyorsunuz , bizim oğlana bir hoca ders veriyordu oğlan bir yılda ammeye gelemedi " de,di .Durum iyi . Hani içimden , "sürgünden sonra da Bursa'da kalsam ,bu Kur'an dersi hiç de kötü iş değilmiş" diye geçiriyorum . Bir sabah yine ulu camide bekledim , hiçbiri gelmedi .ertesi gün de gelmediler .Camide tanıştığım birine sabebini sordum ,kem kum ediyor .Sonradan öğrendim .Öğrencilerimden birinin babasına , -"oğlunuza kim kuran okutuyor biliyor musunuz "diye sormuşlar . -"Hafız Aziz" demiş. -"Hafız mı , ne hafızı , tam hafızı bulmuşsunuz maşallah " Ne olduğunu anlatmışlar ....Bunu bana bir gün kahvede ahbap olduğum ama kim olduğumu bilmeyen bir adam anlattı .
·
56 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.