“Etini Acıtmak”
Kitabı bitirdiğinizde yazarın neden kitaba bu ismi verdiğini daha iyi anlıyorsunuz. On bir öykünün her biri bir toplumsal meseleyi ele alıyor ve tekdüze hayatları içindeki huzursuz ruhlara temas ediyoruz. Kimi havanda parçaladığı tek taş pırlantasını milföy üstüne serpip acıtıyor etini, kimi ruhunu özgür bırakıp koşmak istiyor tam kişneyecek ki kendine geliyor. Çok mu karışık bir cümle kurdum, korkmayın kitaptaki her öykü gayet yalın ve akıcı. Ama etkisi bir süre sizi bırakmıyor, durup düşünmeye itiyor.
“Bedelini ödeyince hiçbir şeyden pişman da olmuyor insan biliyon mu! Üzüntüye de sıra gelmiyor yani, insanın hali kalmıyor.”
“İnsanlar ikiye değil üçe ayrılıyor bence. Yaşayanlar, yaşamayanlar ve kendine ait bir yaşam kuramayanlar.”
Orhan Murat Bahtiyar’ın ilk kitabı olan Etini Acıtmak okura bunun son kitap olmayacağının mesajını da veriyor.