Gönderi

Solda pek çok insan, şiddetsizliğe inandığını ama özsavunmayı istisna olarak gördüğünü ileri sürüyor. Bu iddiayı anlayabilmemiz için "öz"ün ya da "kendilik"in kim olduğunu, hudut ve sınırlarını, kurucu bağlarını bilmemiz gerekir. Savunduğum "öz" ya da "kendilik" bensem, akrabalarım, cemaatim, milletime ya da dinime mensup olanlar, ya da benimle bir dili paylaşanlarsa, demek ki bana benzeyenlerin yaşamlarını koruyup bana benzemeyenlerin yaşamlarınıysa katiyen korumayacak olan gizli bir toplulukçuyumdur. Üstelik o "kendilik"in bir kendilik olarak tanınabileceği bir dünyada yaşıyorum demektir. Kimi kendiliklerin savunmaya değer, kimilerininse savunmaya değmez addedildiğini gördüğümüzde, özsavunma uğruna şiddetin gerekçelendirilmesinden doğan bir eşitsizlik söz konusu değil midir?
·
86 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.