Ömer Seyfettin, genelde MEB'in iş bilmezliği sonucu Diyet, Bomba gibi şiddet içeriği yüksek hikayelerin çocuklara tavsiye edilmesi ve okutulmasıyla genç beyinlerde bıraktığı travma ile tanınır. Bu kitapta bir iki yer dışında (Dama taşları isimli öyküde) şiddet ögesi yok. Öykülerde bu defa nüktedan tarafını göstermiş. Bazen komik hatta trajikomik diyebileceğimiz olaylar var. Okurken çok eğlendim.
Kitaba ismini veren benim de en çok aklımda kalan Dama taşları isimli öyküden bahsetmek istiyorum biraz. Bu öyküde, akıl hastanesine düşen dostuyla dama oynadığı eski ihtişamlı günlerin hasretini çeken bir adamın hikâyesine tanık oluyoruz. Adam akıl hastanesine gidip deliren dostuyla başbaşa kaldığı anda gerçekten çok gerildim. Duygusallığa kapılıp, eski dostun da olsa bir deliyle bir odada baş başa kalmamak lazımmış dedirtti. Sonu da biraz ters köşeydi.
Bu kitabı okuyup beğendiyseniz inkılap yayınlarından çıkan "Yüksek Ökçeler" isimli öykü kitabını da tavsiye ederim, oradaki öykülere daha çok gülmüştüm. Yazara karşı bakış açımı değiştiren, bütün hikayelerini okuma isteği uyandıran bir öykü kitabıydı.