Kitap, bir sokak köpeği olan Şarik'in gözünden anlatılanlarla başlıyor. Şarik'in gözünden anlatılan bölümlerde, ki yaklaşık emin olamamakla beraber kırk elli sayfaydı, Mihail Bulgakov'un çok büyük bir yazar olduğu kanısına vardım. Bunun asıl sebebi yazarın dili ustalıkla kullanmasının yanı sıra dönemin SSCB hükümetini eleştiren cesur dili de etkili olmuştur. Fakat daha sonra Şarik'i sahiplenen Filip Filipoviç'in Şarike yaptığı tıbbi deney bende kitabın bitmesine neden oldu. Kitabın o andan itibaren bana sıkıcı gelmesinin nedeni sınav haftasında olup kitaba tam konsantre olamamın da etkisi olabilir. Fakat dediğim gibi kitap o noktada milatı yaşadı. Öncesinde 10 yıldız, sonrası ise anlatamayacağım bir değerlendirmeye giriyor. Yazarın kaleminin üstünlüğüne birşey diyemem fakat başlangıçtaki güzel kurguyu mahvetmemesi gerektiğini düşünüyorum. Buradan kitabın kötü olduğu kanısına varılmasını istemem ki, yazarın ne istediğini bilerek kalemi ele aldığını hissettiğime eminim, yazarın kitabın sonunu daha yavaş bir şekilde ve insanın aklına daha yatkın olmasını sağlamak için vurgulayarak anlatması gerektiğini siz de bu kitabı okuduğunuz da anlayacağınızı düşünüyorum. Yoksa kitap okunmaya 'kesinlikle' değerdi. Siz de keşfetmefiğiniz bir yazara şans vermek isterseniz bu kitaba uğrayabilirsiniz. Hayat kitaplarda güzel... İyi okumalar...