Gönderi

Keşke Yanımda Olsaydı
Onun şimdi burada olmasını isterdim. Onunla Milano'da olmak isterdim. Cova'da yemek yer, sıcak bir akşamüzeri Via Manzoni'de yürüyüşe çıkar, karşıya geçip kanalı aşar ve otele giderdik Catherine Barkley ile. Gelirdi belki. Belki de beni savaşta ölen sevgil olarak görürdü. Kapıdan girdiğimizde kapıcı şapkasını çıkarıp bizi selamlar, ben de otel katibinin yanına gidip anahtarı isterdim. Bu sırada o, asansörün yanında beklerdi beni, sonra her katta tik tik eden asansörle kendi katımıza çıkardık. Çocuk asansör kapısını açıp kenara çekilirdi, kız çıkardı, ardından da ben, koridor boyunca yürürdük; anahtarı kilide sokup kap açardım, girerdik içeri, telefonla bir gümüş kova içinde buzla bir sişe capri bianco göndermelerini isterdim. Buzun kovaya çarparken çıkardığı ses duyulurdu koridordan, çocuk kapın yurunca, lütfen dışarda bırak derdim. Üstümüzdekileri çıkarmış olurduk çünkü; hava çok sıcak camlar açık olurdu, kırlarangıçlar damların üzerinde uçarlardı; hava kararınca pencereye gidip evlerin üzerinde, ağaçlar arasında avlanan çok küçük yarasaları görürdük; capri'yi içerdik; kapımız kapalı, hava sıcak olurdu, bütün gece üzerimizde yalnızca bir çarşaf olduğ halde Milano'nun o sıcağında sabaha kadar sevişirdik. Böyle olmalıydı iste.
Sayfa 35 - Bilgi Yayınları 4.BasımKitabı okudu
51 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.