Burak Oral
Bugün sizlere film tadında, heyecan ve aksiyonun hiç bitmediği, merakla sayfaları çevirdiğiniz tarih kokan bir polisiye kurgu ile geldim.
Üstelik Burak Bey’in kalemi, yıllardır polisiye romanları ile kalbimizi fethetmiş, her yeni çıkan eserini tereddütsüz aldığımız, dünya çapında ünlü yazarlarla yarışacak kadar çok çok iyi kesinlikle. Ayrıca da cinayet büro ekiplerimizle katil ya da katillerin peşinden koşarken bizlere sunduğu tarihi bilgiler ve güncel olaylara değinmesi ile de fazlasıyla keyif aldığım bir eser oldu #yedikolluşamdanınizinde
MENORAH
Brachium candelabra septem; yedi kollu altın şamdan. Yahudiler için ruhani ışık, yol gösterici.
Evet o müthiş kurgu, #yedikolluşamdan ın üzerinde dönüyor.
Hırsızlık süsü verilerek öldürülen Bahriye’den bir gün sonra kocası Atalay da bir cinayete kurban gitmişti. Atalay’ın yakın arkadaşı olan ve birlikte define aradıkları Cengiz’e, aynı sokakta yaşayan arkeolog Samet merakla sohbet arasında sorular soruyor, kendisini de dedektif gibi hissediyordu. O sırada olaylara bu kadar dahil olacağını bilemezdi tabii ki. Ertesi gün İznik’e kazı alanına giden Samet’in orada da bir cinayetle karşılaşması olağan dışıydı ve maktül Servet Kuloğlu’nu İstanbul’daki cinayetlerin işlendiği yerde görmüş olması, soruşturmanın içine dahil etmiş oldu arkeoloğumuzu. İznik’ten Komiser Selim, İstanbul’dan Komiser Faruk ve onlara arkeolojik ve tarihi bilgileriyle rehber olan Samet ile birlikte soruşturulan cinayetlerin ucu #yedikolluşamdan a uzanıyordu.
Bir çok din ve inanışın harmanlanması ile oluşan coğrafyamızda; Kudüs, Roma, İstanbul ve İznik arasındaki bağlantıyı keşfederek, şamdanın peşindeki gizemli eller tarafından işlenen cinayetlerin araştırılmasında yer almak ister misiniz? O zaman buyrun #yedikolluşamdanınizinde yi okumaya.
Syf: 352