SMA Soygunu
Dün SMA ilacının niçin bu kadar pahalı olduğuna dair biraz araştırma yaptım.
1- Hastalığın az olması
2- İnsanların mecbur olması
3- ARGE maaliyeti...
Şu iki sebep var ya Bilimden nefret etmek için yeterlidir. Bilimin dallarından olan Eğitim ve Sağlık Bilimleri herkesin ulaşması, ulaşabilmesi gereken sosyal hayatın bir parçasıdır.
Bunları
https://1000kitap.com/_Mutevekkil arkadaşımızın sorduğu soruyu ("neden SMA hastaları arttı?") sabah bende düşünüyordum. Arttı mı artmadı mı bilmiyorum ama daha çok haberdar olduğumuz için de çok sık karşılaşılan bir vaka gibi de algılanabilir. Böyle algılamamız zaten isteniyor. Korona sürecinde bunu çok net gördük.
Ama gerçek şu ki bu ilaca 30 trilyon isteyen şirketin (dünyanın en büyük ilaç şirketinin) bu hastalığı artırmak için bir şeyler yapmayacağına kim inandırabilir. Evet bir ilaca 30 trilyon alan bir ilaç şirketinin yapmayacağı bir kötülük olmaz.
Bunun dışında bir de sma testleri yapılıyor yetişkinlere. Her 50 kişiden 1 kişiye sma taşıyıcı şüphesi konuluyor. Çocuğun sma hastası olması için anne ve babanın da sma taşıyıcı şüphesi olması gerekiyor. Anne ve baba şüpheli olan her 4 çocuktan 1'i sma hastası oluyor yani %25'i.
Yani bir çocuğun sma hastası olma ihtimali 1/50 * 1/50 * 1/4 oluyor. Yani her 10000(on bin) çocuktan birisi sma hastası oluyor.
Baba da varsa anne test yaptırmadan önce olasılık değeri ise 2000 (iki bin) çocukta 1 çocuk oluyor.
Anneye de taşıyıcı şüphesi konulursa tüp bebek yöntemi ile çocuk sahibi olunuyor.
İlerleyen süreçte ne olacak hepimiz göreceğiz.
Vicdanlı ve Merhametli doktorlarımızın mücadelesine ve başarılarına ihtiyacımız var. Allah onlardan razı olsun.
Bu yorum görüntülenemiyor
Bu yorum görüntülenemiyor
Her insanın içini yakan bir konu..
Firmalar o kadar para harcamış, bedava mı dağıtsın yani..(!)
İsmet Özel'den konu açılmış, devam edelim..
"Busbecq'in mektuplarından aldığımız şu birkaç satır bize çok şaşırtıcı gelebilir.
Orada bir köylü duruyordu, bir tercüman vasıtasıyla ona nehirde çok Balık var mı ? diye sorduk ve bunları nasıl tutulduğunu anlamak istedik. Köylü cevaben; balığın dolu olduğunu fakat tutamadıklarını söyledi.
Bizim Hayret ettiğimizi görünce izahat verdi; birisi zahmet edip de elini uzatacak olursa balıklar kaçıyormuş, tutulmalarına meydan bırakmıyorlarmış.
Bu cevap bana çok şaşıracak bir şey gibi gelmedi çünkü tanımadığımız Bazı kuşlar hakkında malumat istediğimiz ve köylülere bunları nasıl tutabileceğimizi sorduğumuz zaman bize şu cevabı vermişlerdi; Bu kuşlar tutulmaz. Çünkü bir kimse onlara el uzatacak olursa uçarlar.
Bu mektubun tarihi 1555. Şimdi bize 16. yüzyıldaki köylülerin cevabı anlaşılmaz gelebiliyor. Neden çünkü biz de bu mektubu yazan Avrupalı gibi düşünmeye başladık bile.."
(İsmet Özel - Üç Zor Mesele)
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.