"..Umutsuzca derleyip toparlayamadığı, bir temele indirgeyemediği, ya da genelleştirip bir ana kavrama vardıramadığı görgülerinin sürüp duracağını sanıyordu. İçinde zaman zaman başkaldıran öfke "böylesine gerçeği çarpıtmış bir yerde kalmak zorunda değilsin" diyordu ama..."