Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

250 syf.
6/10 puan verdi
·
8 saatte okudu
Maksat yeşillik olsun / Paldır Küldür edebiyat “Hazla ve hızla okunan dergi” hedefiyle 1996 yılından beri sırasıyla; Öküz, Hayvan ve son olarak 2013 yılında “Maksat Yeşillik Olsun” sloganı ile yayın hayatına başlayan OT dergisi köklü bir geleneği temsil eder. OT dergisi kök olarak kendine mizah ve edebiyatı alıp, dallarını futboldan siyasete, sokaktan müziğe, hayata dair hiçbir şeye yabancı kalmayarak, ülkede sözü olan herkesle bir araya gelebilme cesareti ve isteğini her daim göstererek büyür. Aralarında Ali Lidar, Murat Menteş gibi ünlü yazarlarında olduğu dergi kendini kısaca böyle tanıtıyor.Ot,Kafa dergisi ve Kafkaokur dergisiyle birlikte Türkiye'nin öndegelen dergilerinden.Dergilerin tanınırlığı günden güne artıyor. Son zamanlarda dikkatimi çok cezbediyordu. Markette tesadüfen karşılaştım ve böylece ilk defa bir edebiyat dergisi okumuş oldum. Açıkçası böyle farklı dallar güzel oluyor sadece klasik okumak, sadece roman okumak bir noktadan sonra sıkmaya başlıyor. Her gün aynı yemeği yemek gibi. Çeşitlilik her zaman iyidir buyüzden eğer siz de bu tür edebiyatdergileriyle daha tanışmadıysanız şiddetle öneririyorum, farklı kapılar açıyor inasana. Bu sayının ana teması Oğuz Atay ve haliyle Tutunamayanlar. Yazarın hayatı ve Tutunamayanlarla ilgili birkaç yazı ve anektod var onları beğendim. Murat Menteş'in Halil Cibran' la sohbet ettiği çizgi roman tadındaki köşesi güzeldi.Bahar Eriş'in dahice dedikodular adlı yazısı okunmaya değer küçük bir yazar biyografisyidi. Ayrıca Meltem Yılmazkaya kurşuna gerek Yok, ve Murat Menteş'in hortlak yalnızlığı yazılarını da sevdim. Diğer yazılar için maalesef aynı şeyleri söyleyemiyeceğim. Sanatçılılkla uzaktan yakından alakası olmayan insanlarla röportaj yapmak, hayat tavsiyelerini almak bana biraz gülünç geldi şahsen. Gerçi bizim ülkemizde alışılmış bir durum bu eline mikrofonu alan şarkıcı oluyor, eline kalem alıp çalakalem yazanlar yazar oluyor(Dergideki Teoman ve oyuncu Settar Tanrıöğen için söylemiyorum tabi geri kalanlar üstlerine alınabilir :d ) .Ümit Beyazoğlu'nun İslam'a ve insanların inançlarına resmen saygısızlık yaptığı, domuz eti yemeyi normalleştirdiği Domuz yazısına da ayrı bir sinir oldum. Edebiyat yenilik ister beğendiklerim dışında yeni bir şey, vay be dedirtecek düşündürecek bir şey bulamadım. Hala klasik konular tekrar tekrar pişirilip önümüze sunuluyor. Saç metaforundan vazgeçmeyenler var mesela. Zaten 6 puan vermenin sebepleri de bu kendimi 7-8 puan vermeye zorladım ama 6'dan fazlasını gerçekten haketmiyor bu sayı.Tabi dergi olduğu için bunu derginin geneli için söylemek yanlış olur.Bu yüzden derginin ilk sayılarından başlayıp okumaya devam edeceğim. Öbür incelemeleri de okuduğumda ilk sayıların daha kaliteli, edebi bakımdan daha doyurucu olduğunu öğrendim.Derginin edebi değerinin, yazıların kalitesinin gitgide düşmesini ben ticari kaygıyla bağlıyorum. Birkaç sayfa komple reklam.Dergi büyüyüp tanınırlığı artınca beklenti de haliyle artıyor. Bu ay da çalakalem bir şeyler yazdırıp dergiyi yayınlayalım nasıl olsa kemik bir okur kitlemiz var satın alırlar havasına girilmiş sanki. Biraz karışık oldu ama neyse. İnceleme konusunda pek iyi değilim. Hoşça kalın, kitapla kalın :)
Ot Dergi - Sayı 115 (Ekim 2022)
Ot Dergi - Sayı 115 (Ekim 2022)Ot Dergisi · Medu Yayıncılık · 2022148 okunma
··
255 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.