Herkese selamlar arkadaşlar . Livaneli bu kitabında ezidileri konu almış. Oldukça çok bilgi edinilebilicek bir kitap. Laleş adında kutsal mekanları olduğu, Şeytana değil aslında Melek Tavus'a inandıkları, Mardinde bir Güneş Tapınakları olduğu, marulu lanetli gördükleri, vs... Hem hikaye bakımından hemde kültürünüzü geliştirmek ve yeni bilgiler edinmek için muhteşem bir eser. Kitabı bitirdikten sonra Mardin şehrimizi aşırı merak ettim ve bir gün bunu başarmak istiyorum. Bu tarz kitapların yazıldığı coğrafyayı, şehiri, insanları görmek ayrı bi tat bırakıyor insana. Zaten Livaneli eserlerinde sanki oradaymışsınız hissini size yaşatıyor. Severek okumuştum ve etkileri hala devam ediyor. Hangi Livaneli eserlerini okumuştunuz yorumlarda bana yazabilir, arkadaşlarınızı etiketleyebilirsiniz . ....... Merhamet zulmün merhemi olamaz! İstanbul'un kargaşası içinde sıradan bir yaşam süren İbrahim, çocukluk arkadaşı Hüseyin'in ölüm haberi üzerine doğduğu kadim kent Mardin'e gider. Onun, önce sevdaya sonra ölüme yazılmış, Mardin’de başlayıp Amerika’da sona ermiş hayatını araştırmaya koyulur. Böylece âdeta bir girdabın içine çekilir, tutkuyla ve hırsla gizemli bir kadının peşine düşer. Harese nedir, bilir misin? Develerin çölde çok sevdiği bir diken var. Deve dikeni yedikçe ağzı kanar. Tuzlu kanın tadı dikeninkiyle karışınca bu, devenin daha çok hoşuna gider. Kanadıkça yer, bir türlü kendi kanına doyamaz… Ortadoğu’nun âdeti budur, tarih boyunca birbirini öldürür ama aslında kendini öldürdüğünü anlamaz. Kendi kanının tadından sarhoş olur. Mardinli Hüseyin ile IŞİD zulmünü misliyle yaşamış Ezidi kızı Meleknaz’ın ve kelamın çocuklarının hikâyesi... Livaneli okuru, sevda ile acının iç içe geçtiği bir Ortadoğu gerçeğiyle buluşturuyor...

HuzursuzlukZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 201799,6bin okunma

·

86 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

İbrahim Tufan