Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

"GERÇEK nedir?" diye sordu bir gün Kadife Tavşan, Nana gelip odayı toplamadan evvel anaokulundaki şöminenin önündeki paravanın yanında, yan yana yatarlarken. "İçinde vızıldayan şeylerin ya da otomatik bir kontrol kolunun olması mı?" "Gerçek, nasıl olduğunla ilgili değildir," diye yanıtladı onu Tahta At. "Başına gelen şeylerle alakalıdır esas. Bir çocuk seni çok uzun bir zaman sevdiğinde, sadece seninle oynayıp vakit geçirmekten değil, GERÇEKTEN sevmekten söz ediyorum, işte o zaman Gerçek olursun." "Canın yanar mı?" diye sordu Kadife Tavşan. "Bazen," dedi Tahta At, çünkü her zaman doğruları söylerdi. "Fakat bir kez Gerçek olduğun zaman, canının yanmasını önemsememeye başlarsın." "Mandalımı çevirip kurduklarındaki gibi birdenbire mi olur, yoksa yavaş yavaş mı?" diye sordu Kadife Tavşan. "Birdenbire olmaz," dedi Tahta At. "Dönüşürsün. Bu zaman alır. O yüzden de kolayca kırılabilen, narin, sivri kenarları olan ve özenle korunması gereken şeylerin başına pek sık gelmez. Genellikle Gerçek olana kadar tüylerinin çoğu okşanmaktan dökülmüş olur ve bazen gözlerin düşer, eklem yerlerin gevşer ve kısacası epey yıpranıp eski püskü bir hâle gelirsin. Fakat bunların hiçbir önemi yoktur aslında; bir kere Gerçek olmayı başardıktan sonra senin gerçekliğini anlayamayan insanlar dışında hiç kimseye çirkin görünemezsin çünkü."
Sayfa 222Kitabı okudu
·
34 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.