Daha önce #döngeribak adlı toplu öykü seçkisini okuduğum yazarın bu kez 1987 #saitfaikarmağanı 'nı aldığı bu eseriyle okumak istedim. Zira ilkinde çözemediğim noktaları ve üslubunu anlayabilmekti niyetim. Açıkçası eserdeki 9 öyküye bakıldığında; bir sis gibi duran anlaşılmazlığın azaldığını duyumsar oldum sayfalar ilerledikçe. #niteliksizadam gibi kült bir eserin ciltleri arasında nefes almak için okuyunca iyi de geldi başlarda, hepsi o kadar! Eserde değinilen noktalar; ahlak ve cinsellik tabularında toplum baskısı ve yalnızlıktı, yaz aylarında geçen. Dikkat çekenler ise; Kale ve kule metaforları merkezli Son Sanrı ile Kalenin Bedenleri öyküleri oldu. Ki insanın dogmatik inançlara örülü Babil gibi yıkılmaz kuleleri ile kaleleriydi hedefler. Türk edebiyatı yazarlarının Batı'nın keşfi olan roman türündeki eserlerde pek geri kaldığı bilinen klişedir. Peki bin yıllık destan ve masallardan süregelen geleneğimizin tatminkar devamını örmeğin Sait Faik gibi çok göremeyecek miyiz, diye düşünen okurlara emeğe saygısızlık ettikleri için azarlamak bir yana, BAZEN de hak vermiyor değil insan...

Yaza YolculukTomris Uyar · Yapı Kredi Yayınları · 20181,067 okunma

·

57 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Hayat Bu