Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Karanlığı aydınlıkla yaran Cumhuriyet!
Ekim 1923… Fedakâr, cefakâr, çilekeş halkımız Mustafa Kemal ve silah arkadaşları önderliğinde Emperyalist Yedi Düveli vatan topraklarından kovmuş… Geride enkaz, yokluk, yoksulluk, öksüz yetim bebeler, dul, biçare ama kahraman kadınlarımız, onurlu, gururlu halkımız… Çünkü insanın üç vatanından ikisine sahipler: Cesaret Vatanlarıyla kendilerine 1071 Malazgirt Zaferi’nden beri yurt olmuş toprakları korumuşlar. Ortaçağ’ın siyasi rejimi Padişahlık, fiilen halkımızı temsil etmiyor; düşmanla, emperyalist sömürgecilerle ittifak yapmış ama hezimete uğramış. Bu ihanetin bedelini ödetmek, yok oluşlarını resmiyete dökmek, yeni rejimin adını koymak gerek. İşte bu, Mustafa Kemal’in daha Milli Mücadeleye başlamadan hedeflediği, askercil ve siyasi mücadelesini kurguladığı Cumhuriyet’ten başka bir şey değil. 28 Ekim 1923’te, “Efendiler yarın Cumhuriyet’i ilan edeceğiz”, şeklindeki açıklaması o akşam akla geliveren, alınan bir karar değil. Zira daha 17’sinde sırım gibi delikanlı iken elde silah Yörük Ali Efe Çetesi’nde, Köyceğiz Kuvayimilliye Komutanı olarak Ulusal Kurtuluş Mücadelesinde savaşmış Hikmet Kıvılcımlı’nın tespiti de bunu ispatlamaktadır: “(…) şüphe yok ki, şayet Tanzimat hareketi başlamasaydı, Meşrutiyet devrimi gelmezdi. Gene, Meşrutiyet devriminin attığı temeller Cihan Savaşı içinde Anadolu burjuvazisinin gelişmesine dayanak olmasaydı, bugünkü Cumhuriyet şekli mümkün olamazdı. Tanzimat olmasaydı, Meşrutiyet olmazdı, meşrutiyet olmasaydı Cumhuriyet doğmazdı.” (Hikmet Kıvılcımlı, Devrim Nedir?) İşte Mustafa Kemal, bu ilerici hareketleri doğru değerlendirerek Ümmetçiliğin sonunun geldiğini kavramış halkımızı ulus bilinciyle Ulusal Kurtuluş Mücadelesine yönlendirmiş ve zafere ulaşmıştı. İlmek ilmek, bir oya işler gibi ilerledi süreç. Önce askercil zafer: Birinci ve İkinci İnönü Savaşları, Büyük Taarruz ve Başkumandanlık Meydan Muharebesi, 30 Ağustos Zaferi. 9 Eylül İzmir’de İngiliz Emperyalizminin maşası Yunan askerinin denize dökülüşü. Ve siyasi zafer: 22 Temmuz 1923 Lozan… Ve 29 Ekim 1923 Cumhuriyet’in ilanı. 3 Mart 1924 Hilafetin kaldırılışı ve Ortaçağ’ın siyasi temsilcilerinin ülkeden defedilmesi. Cumhuriyet işte Müslümanlığın temsilcisi gibi görünen, halkımızı o dönemde de Allah’la aldatarak Ortaçağ karanlıklarında, emperyalistlerin sömürgesi olarak yaşatmak isteyen Hilafet; Şeriat yanlılarının yani AKP’giller’in ataları Vahdettin’lerin, Damat Ferit’lerin, Nemrut Mustafa Paşa’ların, Ali Kemal’lerin hezimete uğratılmasının ilanıdır. Lozan Antlaşması, Yabancı Finans-Kapitalistler için yürek sancısıdır, hâlâ geçmeyen. Cumhuriyet’in ilanı ve Hilafetin kaldırılması, kökü kazınmamasına rağmen o dönem siyasi iktidarına son verilen Ortaçağcı Tefeci-Bezirgânlığın karabasanıdır. O yüzden saldırmaya devam etmekte ve her fırsatta yok etmeye çalışmaktadırlar Cumhuriyet’imizi ve kazanımlarını. Yazının tamamı; hkp.org.tr/29-ekim-1923te-...
·
197 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.