Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

143 syf.
10/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Gul-i Biyâban
"Türk Kültüründe Gulyabani" adlı çalışma "Dünyada Gul/Gulyabani ve Türk Halk Bilgisinde Gulyabani", "Türk Tarih ve Edebiyat Kaynakları ile Popüler Kültürde Gulyabani", "Klasik Türk Edebiyatında Gulyabani" ve "Gulyabani İllustrasyonları" başlıklı dört bölümden oluşuyor. Çalışma, bir zamanların "Canavar Avcısı" olarak nam salmış Sadettin Teksoy'un sunuş yazısıyla başlıyor. Böylece dikkat çekici bir girişle canavarların evrenine giriş yapılıyor. "Dünyada Gul/Gulyabani ve Türk Halk Bilgisinde Gulyabani" başlıklı bölümde Seçkin Sarpkaya, dünya kültürlerindeki inançlarının, mitlerinin, efsanelerinin, masallarının ve kısaca tüm halk bilgisi ürünlerinin türlü türlü varlık ve canavarla dolu olduğunu söyler (2022: 22). Dünya kültüründe yer alan bu olağanüstü yaratıklardan birisi de Gulyabani'dir. Sarpkaya, bu konu üzerine çalışan isimlerden alıntılarla gulyabaninin "Gul", "gul-i biyâban", "ghoul" gibi terimlerle karşılandığını; kelimenin Arapçadaki gavl kökünden türediğini ve anlamının "insanı şaşkınlıkla yakalayıp helak eden şey" olduğunu ortaya koyar (2022: 24). Yazar, gulyabaninin pek çok farklı şekillerde tasvir edildiğini, dev, cin, ifrit, cadı, şeytan gibi varlıkların özelliklerini kendinde barındırdığını, ıssız yerlerde ya da mezarlıklarda dolaşarak insanları kandırıp helak ettiği belirttikten sonra gulyabaninin Arap ve Fars kültüründeki, oradan da Türk kültüründeki yerini ortaya koyar. Sarpkaya'nın tespitine göre Türk kültüründe gulyabani insani yolundan şaşırtan, yoldan çıkaran varlıklar kategorisindedir ve daha çok çocukları korkutmaya yönelik varlıklar arasındadır. Bu anlamda gulyabani 'kişinin yoldan çıkmaması' üzerine işlevsel bir varlıktır. Yoldan çıkan kişinin başına gelebilecek tehlikeler yaban dünyanın dev veya büyülü varlıklarıyla açıklanmaktadır. Gulyabani kavramında Türk kültüründeki kötücül ve korkunç varlıklara dair tasavvurun çoğu toplanmaktadır. Bu anlamda gulyabani sadece bir adlandırma olarak Türk kültüründe bir demonik varlığın tanımlanması haline gelmiştir. Gulyabani bir dev, cadı, al karısı, vampir veya doğadaki bir tehlikenin sembolü olabilir (2022: 33). "Türk Tarih ve Edebiyat Kaynakları ile Popüler Kültürde Gulyabani" başlıklı ikinci bölümde Mehmet Berk Yaltırık gulyabaninin Osmanlı literatüründeki yansımlarını inceler. Burada Ahmet Vefik Paşa'nın Lehçe-i Osmani, İmam Bedreddin Şiblî'nin Âkâmü'l Mercân fi Ahkâmi'l Cân, Kazvinî'nin Acaibü'l Mahlûkat ve Garâibü'l Mevcudât, Demirî'nin Hayâtü'l Hayevân, Şemseddin Sami'nin Kâmus-ı Türkî, Mehmed Bahaeddin'in Türkçe Lugat, Ali Nazım ve Reşad'ın Mükemmel Osmanlı Lugati ve Evliya Çelebi'nin Seyahatname adlı eserlerindeki gulyabani tanımlarını verir. Örneğin Şemseddin Sami, gulyabaniden; "tenhalarda ve karanlıkta korkudan insanın gözü önünde tecessüm eden mahuf hayal: gulyabani" olarak bahsetmektedir (2022: 54). Yaltırık, yazısının devamında gulyabaninin Hüseyin Rahmi'nin "Gulyabani" adlı romanı ve bu romanın akabinde Lale Oraloğlu Tiyatrosu'ndaki oyunlaştırması ve 1976'da Ertem Eğilmez'in yönettiği "Süt Kardeşler" filmiyle popüler kültürde kendine yer bulduğunu dile getirir (2022: 65). "Klasik Türk Edebiyatında Gulyabani" başlıklı üçüncü bölümde Ömer Faruk Yazıcı, 89 divan, 51 mesnevi, 7 tarihname, 4 menâkıbname olmak üzere 151 eseri tarayıp gulyabaninin divan şiirindeki izini sürmüştür (2022: 77). Bu eserlerde gulyabaninin insanlıktan uzak oluşu, yabanda gezmesi, insanlara seslenmesi, şekil değiştirmesi ve gün doğunca kaybolması, insanları yoldan çıkarıp avlaması ya da çirkinliğin gulyabaniye benzetilmesi, şiirlerdeki rakip, zahit ve düşmanın gulyabaniye benzetilmesinin işlendiği sonucuna varılmıştır. Bu bölümde Yazıcı, divan şiirlerinden örnekler vermeyi de ihmal etmez. "Gulyabani İllustrasyonları" başlıklı dördüncü bölümde ise çalışma için çizimleriyle katkıda bulunan sanatçıların eserlerine ve eserleri hakkında kendilerinden istenen açıklamalara yer verilmiştir. Böylece günümüz Türk insanının aklına daha çok Ertem Eğilmez'in yönettiği Süt Kardeşler filmindeki görüntüsüyle yer eden gulyabani, "Türk Kültüründe Gulyabani" adlı çalışmayla kültürün pek çok alanına sirayet eden görüntüsü ve nitelikleriyle ortaya konmuş olur. Eserin sonunda yer alan illustrasyonlarla birlikte çalışmanın değeri bir kat daha artar ve okuyucuya hem oldukça korkunç bir varlığın hikayesi anlatılır hem de eğlenceli bir okuma serüveni yaşatılmış olur. Son olarak şunu da eklemek gerekebilir; J.R.R. Tolkien'in yarattığı Orta Dünya'da görünen "Gollum" ve "Nazgûl" gibi yaratıklar bir yanlarıyla gulyabaniyi çağrıştırmaktadır.
Türk Kültüründe Gulyabani İncelemeler / İllüstrasyonlar
Türk Kültüründe Gulyabani İncelemeler / İllüstrasyonlarMehmet Berk Yaltırık · Ötüken Neşriyat · 032 okunma
·
211 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.