Gönderi

Müslümanlığın etkisiyle Osmanlı toplumunda fuhuş hoş karşılanmamiş, ancak fahişelere çok sert cezalar da verilmemiştir. 19. yüzyılın ortalarına kadar fuhuş özellikle İstanbul'da belli mekanlarda gizli olarak sürdürülmüştür. Zaman zaman bu mekanlara baskınlar düzenlenmiş, çalışanlar sürgüne gönderilmiş, fuhşun engellenmesi için fermanlar çıkarılmıştır. 1845 yılında İstanbul'da Ahlak Zabıtası kurulduğunda fuhuş da yasadışı olarak kurumsallaşmış bir durumdaydı. Taksim ve Galata geleneksel olarak fuhşun yoğun olarak yer aldığı mekanlar konumundaydı ancak Üsküdar başta olmak üzere Asya Kitası'nda da "Kerhaneler" yoğunlaşmaya başlamıştı. Bu mekanlarda çoğunlukla Müslüman olmayan kadımlar çalışıyordu. İstanbul'da 19. yüzyılın sonlarına doğru daha önceden Avrupa'da başlayan ve resmi kurumlar tarafından genelevlerin ruhsatlandiniması uygulamasına geçilmiştir. Aynı dönemlerde frengi ile savaşimin çok önemsendiği ve hastalığın tüm imparatorluğa yayıldığı görülmektedir. Bu nedenle 1915'de Emraz-i Zühreviye'nin Men-i Sirayeti Nizamnamesi'nin yayımlandığını ve bir kurulun oluşturulduğunu biliyoruz.
Sayfa 12
·
161 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.