Beşinci buyruk yine Kutsal Yasa'nın Tanrı'ya karşı görevimizi belirleyen ilk yarısında aittir. Şöyle ki, anne babamız, çocukluğumuz süresince bizim için bir bakıma Tanrı'nın yerinde durdular. Ne var ki birçoklarının ve özellikle gençlerin en kötü huyları tüm çirkinliğiyle, bencillik ve düşüncesizlikleriyle kendi evlerinde ortaya çıkmaktadır. Anne babamızın bizim için yaptıklarının değerini kolayca unutur, onlara gereken saygı ve sevgiyi göstermeyi ihmal ederiz. Onlarla ne kadar ve nasıl ilgileniyoruz? Onlardan esirgediğimiz herhangi bir maddi ya da manevi destek var mı?