Kitabı okuyanlarla konuştuğumda sanki hiç tanımadıkları bilmedikleri bir insandan bahseder gibi anlattıklarını fark ettim. Gerçi evet, birçoğu tanımak için zaman ayırmamıştır o insanı ama kitap toplumdaki rastgele bir insandan değil, insanın kendisinden bahsediyor diye düşünüyorum. Ya da ben pislik bir insanım. Belki de Dostoyevski ile benzer düşüncelere sahip tek pislik benim bu dünyada ve kalan bütün insanlar çok iyi kalpli. Bu da olabilir. Samimi söylüyorum bunu. Kendim hakkındaki bu farkındalığı bende yarattığı için
Fyodor Dostoyevski'ye doğum gününde şükranlarımı sunuyorum. İyi ki yazmışsın. Bu çok iyiydi Dost'um.