İpin Ucu'nda hep bir mısırcıyla sohbet etmek istediğini okurken, okulun önünde bekleyen mısırcı vardı...ben bu okula her gelişimde pembe duvarlarına rağmen oğlunu kaybeden bir babanın yaptırdığını hatırlayıp hüzünleniyordum zaten ,şimdi öldükten sonra tanımak Rasim Özdenören'i...hüzünleri ikiyle çarpmak gibi...