Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Rus devriminin yüzü hem geriye hem de ileriye dönüktü. Rusya'nın, kendine özgü tarihi durumu yüzünden, hem Batı'nın 19. yüzyıldaki başarılarına yetişmeye ihtiyacı vardı, hem de onları geçebilme kapasitesine sahipti. Rusya hiçbir zaman tam olarak 19. yüzyıla ait olmadı; 19. yüzyılın büyük Rus edebiyatı yalnızca Çarlığa degil, Batı burjuva demokrasisi ve burjuva kapitalizmine de karşı çıkan bir edebiyattı. Fakat Rus devrimi aynı zamanda Fransız ve Sanayi devrimlerinin başarılarını özümsemek ve 19. yüzyılda Batı'nın ulaştığı maddi ilerlemeleri tekrarlamak durumundaydı. Bu durum Marksist terimlerle, 1917 devriminin hem Rusya'nın burjuva devriminin tamamlanması, hem de sosyalist devrimin başlanğıcı oldugu biçiminde ifade edilmişti. 1920'lerin sonuna doğru başlayan sanayileşme seferberliği-askeri güç ve maddi zenginliği ikiz hedefler olarak belirleyip- en gelişmiş sanayi teknolojisini uygulayarak SSCB'nin hızla bir modern sanayi ülkesine dönüşmesini amaçlıyordu; Birleşik Devletler de teknik açıdan en gelişmiş sanayi devleti olduğu ve bu yüzden taklide şayan bulundugu için bu süreçte Amerikan yardımı ile rehberliğine sıkça başvuruldu. 30 yıl içinde ancak yarısı okuma-yazma bilen ilkel bir köylüler topluluğuyla başlayıp SSCB'yi dünyanın ikinci sanayi ülkesi ve en ileri derecedeki teknolojik gelişmelerden bazılarının lideri konumuna getiren bu seferberlğin başarısı, belki de Rus devriminin en önemli icraatlarından biri olmuştur. Bu başarı yalnızca maddi açıdan değerlendirilmemelidir . Yarım yüzyıllık bir süreç içerisinde neredeyse yüz e 80'den fazlası köylü olan nüfusun yerini yüzde 60'ı kentlerde yaşayan bir nüfus, okuma-yazma eksikliğinin yerini de yüksek bir genel eğitim standardı aldı; sosyal hizmetler oluşturuldu; ekonominin üvey çocuğu -ya da sorun yaratan çocuğu- olarak kalan tarımda bile ekimin yaygın aracı olan sahanın yerini traktör aldı. Değişim sürecinde Rus halkına çektirilen eziyetleri ve dehşeti azırnsamak ya da göz ardı etmek yanlış olur. Bu tarihi trajedinin henüz ötesine geçilmemiş, çekilen acılar tam olarak unutulmamıştır. Yine de bugün Rusya'daki genel yaşam kalitesinin ve beşeri fırsatların elli yıl öncesine kıyaslanamayacak derecede iyi olduğunu inkar etmek boşuna olurdu. İşte bu başarı dünyanın geri kalanı üzerinde iyi bir izlenim bırakmış, sanayice gelişmemiş ülkelere kendisini taklit etmeleri için ilham vermiştir. Bu süreç Marx'ın Kapital'e yazdığı önsözde öngörülmüştü: "Sanayisi daha gelişmiş olan ülke, daha az gelişmiş durumdaki ülkeye geleceğinin bir resmini sunar"
·
37 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.