Eser çağdaşlarıyla karşılaştırdığımızda anlatım ve üslup açısından daha üst bir noktaya konumlandırılabilir. Berna Moran'ın da değindiği üzere burada yalnızca bir züppe tipini değil onun iç dünyasını da gözlemleme şansı buluyoruz. Recaizade bunu göstermek için çağdaşlarından farklı olarak bilinç akışı ve iç konuşma tekniğine de yer veriyor ki Bihruz'un karakterinin zamanla evrildiğini de duygu değişimlerinden kolaylıkla fark edebiliyoruz. Bihruz'un roman boyunca çok sevdiği Periveş karakterinin adını öğrenmemesi de kayda değer. Böylelikle yazarın önemli olanın hissedilen duygu olduğu ve aslında buradaki sevdanın arabaya karşı olduğu gerçeğini vurgulamaya çalıştığını düşünüyorum.