Selamm Bugün sizlere @yanpasajyayinevi çıkan #günışığınıntadı kitabının yorumuyla geldim.. Yine sizi içine çeken ve karakterlerini benimseyeceğiniz bir kitap. Yayinevinden çıkan her kitap ayrı güzel ve özel. Özellikle romanlarının kişisel gelişim ile harmanlanmış olması ayrı bir tat veriyor insana okurken. Hikayenin içinde kendinizden birşeyler buluyorsunuz. Sally ve Liss.. İkisi de birbirinden farklı olsa da yaraları aynı. Birbirlerine zamanla iyi gelerek yaralarını sarıp sarmalamayı başaran iki güçlü kadının hikayesi Gün Işığının Tadı.. Sizlere biraz konusundan bahsedeceğim, bu tarzı seviyorsanız tavsiye ederim. #konusu Sally henüz 17 yaşında tedavi gördüğü rehabilitasyon merkezinden, herkesten en çok da onu anlamayan insanlardan kaçmayı başarır. Tesadüf eseri yolda tanıştığı bir kadın bir gece ona kendi evinde konaklama izni verir. Bu gece, günleri hatta ayları kovalar.. Liss ise tek başına yaşayan ve bir çiftliği tek başına ayakta tutan sırlarla dolu bir geçmişi olan bir kadın.. Sally sessizliğini korur ama Liss'e de çiftlikte yardım eder. Suskunluğunu yavaş yavaş bozmaya başlarken hiç beklenmedik bir şekilde Liss’in geçmişinde kalması gereken bir travmayı tetikler.. Zamanla konuşmaya, birbirlerini anlamaya başlarlar ve bu sayede de aralarında güzel bir bağ kurulur.. İki kadın da yaralarını saracak, birbirlerinden güç bulacak ve daha da güçlü olacaklar hayata karşı. Belki birlikte, belki de ayrı ayrı.. Gerisi mi kitapta saklı..

Gün Işığının TadıEwald Arenz · Yan Pasaj · 0306 okunma

·

387 views

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Sibel Köksal