Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

329 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
EN ŞAHANE UĞRAŞIMIZ BİZİM
Peter Whitfield’in çok yararlı, dolu dolu, bununla birlikte “ansiklopedik” sayılabilecek bir yanı da bulunan “Batı Biliminde Dönüm Noktaları” adlı kitabından akılda kalanlar: 1. Çok eski insanların, kadim halkların (Sümer, Babil, Antik Mısır, vb.) “bilimsel” bilgilerini küçümsememek gerek. Günümüzdeki bilim anlayışını, bu insanların sahip oldukları bilgilere “doğrudan doğruya” borçlu olmasak da, onların bazı alanlardaki doğru bilgileri ve bilgiye erişme çabaları bizleri şaşırtabilir. Ayrıca bu halkların din ile harmanlanmış “bilimsel” bilgilerinden bazılarını bugün bile kullanıyoruz. Örneğin 12 dilimli saat, bazı gezegenlerin isimleri, burçlar, vb. Fakat bu bilgileri yüceltmek de mânâsız; haritadaki yerlerine koymak yeter. 2. Bilim tarihi her zaman düz bir çizgi şeklinde, birikimli olarak ilerlemiyor. Bu şekilde ilerlediği zamanlar da var; ancak sıçramalar, geriye dönüşler, eskiyi tümüyle reddedişler, vb. de sıkça meydana geliyor. Yani yakın bir zaman içinde bugünkü bilimsel bilgi ve anlayışımızın çoğu veya bir kısmı geçersiz hâle gelebilir. Bu tür değişimlerin nasıl meydana geldiği ise muamma. Bazen büyük bir insan, bazen toplumsal değişimler, bazen tesadüf, bazen de hiçbiri veya her biri… 3. Teorik bilim ile makine bilimini birbirinden ayırmak icap eder. Bu ikisinin birbiriyle ilişkili olduğu durumlar var olduğu gibi, olmadığı durumlar da vardır. Makine, yani teknoloji konusunda kaydedilen gelişmeler, teorik bilimde de bir gelişme kaydedildiği anlamına gelmez. Bilim anlayışımızdaki köklü değişimler bazen yalnızca bir bakış açısı değişikliğinin, kavramsal bir revizyonun ürünü olarak ortaya çıkmış. Örneğin Dünya’yı evrenin merkezinden alıp yerine Güneş’i koyan Kopernik, bunun kanıtlarını sunmamış, yalnızca “mevcut hikâyeyi” farklı bir şekilde anlatmıştır. 4. Her konuda, ama özellikle de tarih konusunda konuşurken çok dikkatli olmak gerek. Örneğin doğruluğuna inandığı bir bilgiyi savunduğu için kilise tarafından yakılan Bruno’dan bir bilim şehidi çıkarmamalı. Aynı şekilde Galileo gibi insanların zihinlerinde de bilimsel düşüncenin tamamen hâkim olduğu fikrine kapılmamalı. Ortaçağ’ı bilimsel ilerleyişin sıfırlandığı, Rönesans’ı da bilimin şahlandığı çağlar olarak görmek de yanlış. İnsan zihni buna hiç yatkın olmasa da temkinli olmakta ve her zaman farklı eğilimler ve istisnalar bulunduğunu akılda tutmakta büyük fayda var. 5. Bilim, en azından fen bilimleri, doğadaki düzenlilikleri ortaya koymak ve bunları olabildiğince ayrıntılı bir şekilde göstermektir. Amacı bundan ibarettir. Nihaî bir amacı olmaması, kesin olmadığını da gösterir (K. Popper’in dediği gibi; bilim kesinlik değil, doğruluk arayışıdır). 6. Bilim (ister zanaatkârlık, isterse de teorisyenlik şeklinde olsun) insanoğlunun ortaya koyduğu en önemli, en şahane eser. Ve tarihimizin her döneminde, ama her döneminde, öyle ya da böyle, bilim yaptık. Bu zor ve yavaş ilerleyen işle meşgul olan insanları pamuklara sarmalı.
Batı Biliminde Dönüm Noktaları
Batı Biliminde Dönüm NoktalarıPeter Whitfield · Küre Yayınları · 201833 okunma
·
30 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.