Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

288 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Amerika NATO ve Türkiye
Amerika, NATO ve Türkiye adlı kitap, NATO nedir, ne değildir soruları eşliğinde başlıyor ve Soğuk Savaş olarak adlandırılan dönemin hikayesini anlatarak devam ediyor. Burada en önemli unsur da Sovyetler Birliği'dir. Sovyetler Birliği'nin genelde yayılmacı, sömürgeci olarak gösterilmesine karşı yazar, Sovyetlerin değil, esas NATO'nun sömürgeci olduğunu ileri sürüyor ve bunu da yine Amerikan belgelerine dayandırarak yapıyor. NATO'nun kurulma amacı, anlatılanlarla anlatılmayanların karşılaştırılması şeklinde ilerliyor. 2, Dünya Savaşının sonunda ortaya çıkan yeni dünya düzeni kavramı ile ABD ve İngiltere'nin, Rusya ile siyasi çekişmesi ve Rusya'nın 'ötekileştirilmesi'; dünyaya 'komünizm ve kötülük' yayacak söylemleri kutuplaştırmayı da hızlandırır. Bir yanda savaşı topraklarında görmeyen Amerika ile diğer yanda savaştan hem insan hem de üretim anlamında ağır kayıplarla çıkan Rusya'nın durumuna bakılıyor. Amerika'nın ifade ettiği, Rusya'nın dünyayı ele geçirmek için planları var söylemi ne kadar gerçekçi? Peki gerçek yayılmacı güç ABD mi yoksa Sovyetler Birliği mi? ABD ve İngiltere'nin kendi yayılma planlarını gizlemek için Rusya'yı öne mi sürdüler? 2, Dünya Savaşı, Rusya'nın yayılmacılığı yüzünden mi yoksa Almanya'nın dolaylı emperyal ve hasmane tutumu yüzünden mi çıktı? Bu doğrultuda ABD, NATO'yu yeni dünya düzeninin bekçisi olarak mı kurdurdu? Türkiye'nin NATO'ya dahil olma sebebi, gerçekten de Sovyetlerin tehdidi yüzünden mi yoksa tehdit adı altında kamuoyuna yutturulan sahte bilgiler yüzünden mi? Bu durumu da yine Amerikan kaynaklarından elde ettiği bilgilerden yararlanarak aktarıyor. Burada üzerinde durulması gereken bir noktada 1945'te ABD, İngiltere ve Sovyetler Birliği'ni buluşturan Postdam Konferansıdır. Konferans sonunda üç devletin aralarında Montrö'nün tadil edilmesi üzerine tartışmaları ve çıkar çatışmalarından bahsediliyor. Balkanlarda ve Doğu Avrupa'da Sovyet sisteminin kurulması, savaşın sonunda ortaya çıkan paylaşım durumu ve ayrıca Balkan devletinin kendi iç dinamiklerine de bakılıyor. Bu kitap, ABD'nin Sovyetlere karşı NATO'yu güvenlik şemsiyesi adı altında kurmasını; NATO'ya dahil edilen ülkeler ile bir blok oluşturmasını ve buradan hareketle Türkiye ayağına da bakılıyor. Genelde tek taraflı okuduğumuz da ya da dikte ettirilen bilgiler doğrultusunda karşı tarafa hep olumsuz bakarız. Sovyetler kötü ve yayılmacı ise ABD'de kötü ve yayılmacı olmuyor mu? Birinin gözünden diğeri, o diğerinin gözünden de diğeri hep aynı oluyor. O yüzden karşılaştırmalı bir durum içinde, sebep-sonuç ilişkisi kurulduğunda, dikte ettirilen bir takım bilgilerin dışında farklı bilgilere de ulaşabiliriz. (Bizlere Kızılderililerin hep kötü olduğu, Beyaz Adam'ın ise hep iyi tarafta olduğu fikri Amerikan filmleri vasıtasıyla aşılanmadı mı? Lakin gerçek bu muydu? Kızılderililerin topraklarını koruduğunu Beyaz Adam'ın ise oraları işgal edip hem yerli halkı yok edip hem de yer altı kaynaklarına sahip olmak istediğini çok sonra öğrendik. Bu konu da benzerlik içeriyor. ABD'nin organize ettiği bir yapı ve bunun dışındaki her türlü yapı ya da toplumların 'düşman' olduğu ve yok edilmesi gerektiği fikri "yine" topluma aşılandı. O yüzden hep ABD ve onların güdümündeki yapıların hazırladığı kitaplardan bakarak dünyayı görmeye çalışıyoruz. İşte sakatlık da burada.) Alışılmışın, duyulmuşun, görüntülenin dışında farklı bir şey okumak isteyenlere tavsiye ediyorum. Güç sarhoşluğu içinde, ali kıran baş kesen naralar atarak kuduz köpek gibi her tarafa saldıran Amerika'nın, yine Amerikan kaynaklarından alınan bilgilerle yayılmacılığının oluşum süreci ele alınıyor. Yazarın akademisyen olması dili ağırlaştırabilir düşüncesini ortaya çıkarabilir. Lakin konunun çok boyutlu olması dili de çetrefilli ya da muğlak yapmamış. Geneli ilgilendiren bir konuyu prospektüsvari bir dil kullanmadan olgulardan hareketle sarih bir şekilde anlatmış. Kitabın içinde on bir başlık yer alıyor ve bunların bazıları uzun bazıları ise kısa bölümler içeriyor. Geleneksel Amerikan Genişlemesi, Soğuk Savaşı Kim Çıkardı?, Doğu Avrupa, İran ve Truman Doktrini, Marshall Planından Nato'ya, Tarihte Türk Amerikan İlişkileri, Türkiye'nin NATO'ya girişi, NATO'nun getirdikleri, Balkan Paktı, Cento ve 1959 İkili Antlaşması, Batı Almanya'nın NATO'ya Girişi Neden Önemlidir? Gibi başlıklara sahip. Yazarın kitabı bitirirken ifade ettiği, "Yaşasın Tam Bağımsız ve Gerçek Demokratik Türkiye" özlemine bizler de inanıyoruz. ** Türkkaya Ataöv tarafından yazılan bu kitabın ilk baskısı 1969 yılında yapılmıştır. Bu yeni baskı ise 2006 yılında yayımlanmış. Yazar, yeni baskıya yazdığı önsözde, ilk baskısı yapıldığı zaman (ve öncesinde) Türkiye'de doğru dürüst NATO ile ilgili muhalif bir yayının olmadığını, genelde ise övücü nitelikte yazıların olduğunu, karşılaştığı zorlukları, engellemeleri, baskıları ve tehditleri de ifade ediyor. Bu baskının-ufak düzeltmeler, açıklamalar ve sonsöz haricinde - olduğu gibi basıldığını ve düşüncelerinin de değişmediğini ifade ediyor. Ezcümle: Bu kitabı 27 Şubat - 2 Mart 2022 tarihleri arasında okudum. Bu yazı ise 22 Kasım 2022 tarihinde 1000Kitap sitesine eklenmiştir. Okuduğum kitap İleri Yayınları, 2006 tarihli olup PDF'dir. Beğenerek, bilgilenerek okuduğum bu kitabı herkese tavsiye ediyorum. Çok önemli ve değerli bir kitap olup yazarına da teşekkürlerimi buradan sunuyorum.
Amerika, NATO ve Türkiye
Amerika, NATO ve TürkiyeTürkkaya Ataöv · İleri Yayınları · 20069 okunma
·
82 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.