Kapak Kızı'nda herkesin hakkında konuştuğu Şebnem nihayet sözü alıyor ve müthiş bir kurgunun içinde hayatını anlatıyor. Bu kitapta adı hiç geçmiyor ama. Ayfer Tunç bana göre edebiyatımızın en iyi romancılarından. Kitap zaman olarak Şebnem'in bir çocukluğunda, bir yakın geçmişinde, bir de bugününde ilerliyor. Aradaki geçişler öyle yumuşak ki. Bir olayı farklı sayfalarda tamamlıyor, akış içinde aslında ciddi bir toplum eleştirisi yapıyor. Dirhem dirhem öğreniyoruz hikayesini ve yapboz tamamlandıkça üzülüyoruz, hem de çok üzülüyoruz. Temelde Şebnem'in travmatik çocukluğu var. Çocukluğunun acılarını parça parça öğreniyor, onun hayata, aslında en çok annesine, sonra babasına olan öfkesinin kendisine ne zararlar verdiğini okuyoruz. Onun ebeveynlerine olan öfkesi bir yerden sonra kırılma yaşıyor ve karar veriyor Şebnem, "onların başının belası olacaktım" Bu biçare kız çocuğu bu andan itibaren güzelliğini sermaye olarak kullanıp, ona zarar verenlerden intikam almaya çalışıyor. Okul hayatında yaşadıkları, bir derginin kapağına çıplak poz verişi, sonrasında başına gelen veya yaptığı her şeyin sebebini yavaş yavaş anlıyoruz. Hak vermek gerekmez ama mutlaka anlıyoruz. Kitap bu yönüyle anne babalara önemli mesajlar vermekte. Değersizlik Şebnem'in en derin hissettiği duygulardan. Yetişkin Şebnem bazı bölümlerde de güç sahipleriyle çatışıyor. Toplumsal düzenin kötülüğünü, paranın manevi değerler karşısındaki gücünü, güçlünün pervasızlığını, kadın bedenin meta haline gelmişliğinin acısını etkileyici bir şekilde anlatıyor yazar. Toplumsal çürümüşlüğü ve yozlaşmayı nasıl da güzel anlatıyor. Şebnem'in hayatına giren son erkek kocası Osman. Kitap boyu "Osman ile aşkımızın ipini çektiğim geceye kadar" diye bahsettiği büyük bir olaya doğru ilerliyoruz. Sarsıcı, tiksindirici ama umut dolu bir son bekliyor sizi. Ben elimden bırakamadım romanı. İlk iki gün 100 er sayfa, 3. gün ise 270 sayfa okuyarak bitirdim. Ardında sessizlik bıraktı. Şebnem bunca şeyi ardında bırakmış bir kadın olarak yaptıklarının tamamından gurur da duymuyor aslında. Acı bir şekilde itiraf ediyor. Ben hep kurban olmayı seçtim, halbuki başka bir yol vardı. Şebnem'e bu iç muhasebeyi de yaptıran kurguyu mutlaka okuyun. Aralarda şiirlerle tebessüm de edecek, Şebnem'in artık dalgaya aldığı kişi ve olaylara siz de gülecek, farklı dönemlerde Türkiye'nin gündemine dair cümleler bulacak, İlk kitaptaki bazı karakterle ilgili boşluklarınızı tamamlayacaksınız. Tüm bunlar kurgu olsa da bu toplumda her gün taciz, tecavüz, şiddet, ihmal, istismar oluyor. Yalan ilişkiler kuruluyor, kötülükler görmezden geliniyor, bencil ebeveynler çocuklarının hayatını mahvediyor. O sebeple bir bakıma, son derece gerçekçi buldum. Ben son kitap Osman için sabırsızlanıyorum. Onun hayatını karartan bu adam neler anlatacak? Göreceğiz. Keyifli okumalar dilerim.

Yeşil Peri GecesiAyfer Tunç · Can Yayınları · 20207,4bin okunma

·

36 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Merve GELİR İNAN