Normalde anı türünde kitaplar okumayı çok sevmem. Çünkü bölüm aralarında boşluklar bulunması çok hoşuma giden bir durum değil. Ama bu kitapta diğerlerine nazaran bölümler arasında bir bağlantı ve olay akışı vardı. O yüzden yazarın anılarını okurken onun hayatını okuyormuşum gibi hissettim.
Kitapta yazarımız Gökhan Dikmen’in yurt dışında yaşadığı maceraları okuyoruz. Dikmen’in bildiğim kadarıyla daha önce bir yazarlık tecrübesi olmamasına rağmen yazım dilini çok beğendim. Çünkü kitabı okurken kendimi o kadar kaptırdım ki sanki onunla birlikte anlatılan bütün ülkeleri gezmişim ve kitabın sonunda bir gecede dünya turu atmışım gibi hissettim. Kısacık ve okuması kolay olan bu kitap beni alıp götürdü resmen. Onun yaşadığı tecrübelere ortak olmak çok güzeldi. Kitabın içerisinde gezdiği ülkelerde çektiği resimler de yer alıyor ve bu da okumayı zenginleştiriyor, olayların gözümüzde canlanması kolaylaştırıyor.
Bana bu okuma imkanını sunduğu için yazarımıza çok teşekkür ederim. İlerleyen zamanlarda, kafa dinlemek istediğimde elime alıp tekrar bir yolculuğa çıkmak için okumayı düşünüyorum…