Ünlü Anayasa Hukukçularımızdan Bahri Savcı yaşama hakkının şöyle boyutlandığını söyler:
"önce bireyin bir bütünlük içinde dünyaya gelmesi; sonra bu bütünlüğün geliştirilmesi; sonra da, bu bütünlüğe, -toplum yararı için dahi olsa- bir sınır bile getirilememesi".
Savcı'ya göre bu boyutlardan, bir kuram ortaya çıkar, bu da "beden bütünlüğüne dokunulmazlık" kuramıdır. Bu kurama göre, doğadaki "birey" hukuk alanına girince "kişi" olur ve onun bireysel "kişilik hakları" doğar. Bunların ilki de yaşama hakkıdır. Yaşama hakkı, beden bütünlüğünün korunmasını gerektirir. Dolayısıyla yaşama hakkı öldürülemezlik ilkesini doğurur. Savcı'ya göre insanoğlunun öldürülemezlik ilkesi, beden bütünlüğüne dokunulamazlık kuramı, dört tehdit altındadır. Kişinin kendisinden, bir üçüncü kişiden, toplumdan ve anarşizmden, fanatizmden gelen tehditler.