Mine Söğüt’ün okuduğum ilk kitabıydı ve çok sevdim. Kesinlikle bu yazarı okumaya devam edeceğim. Kitabın garip ve güzel bir konusu var. Dili çok akıcı ve konusu merak uyandırıcı olduğu için bir solukta bitirebileceğiniz bir kitap. Eğer okumadıysanız bir şans vermenizi tavsiye ederim.
“Pürtelaş Sokağı’nda kediler bir gün canhıraş feryatlarla ortalığı inlettiler. Pürtelaş Sokağı’ndaki Beş Sevim Apartmanı’nda tuhaf şeyler oluyordu. Beş pencereli, beş odalı, beş acayip insanın oturduğu Beş Sevim Apartmanı’nda perdelerin arkasında tuhaf şeyler olup bitiyordu. Cinler aleminden gelenler, periler aleminden gelenler, cinperi aleminden gelenler, orada beş garip hikaye yazdılar…yazdılar…yazdılar.
Pardon, altı hikaye yazdılar. Bir de Doktor Samimi ve onun günlüğü var.
Rüyada günlük görmek iyi bir kitap okuyacağınıza işarettir. Rüyada günlük görülse de görülmese de Beş Sevim Apartmanı’nı okumak iyiye işarettir, onu okuyanın gönül gözü açılır, peri kızları rüyasına girer.”