Gönderi

Ama, onun alnında taşıdığı asıl ayırt edici işaret, kanun nefretidir. Hukuk, ahlaklılık, hukuki ve ahlaki realite düşünceyle kavranır; rasyonel, yani evrensel ve belirlenmiş formunu düşünce vasıtasıyla edinir, işte kanun bu formdur. Bunun için, keyfilikle yetinen, hukuku sübjektif inançtan ibaret gören bu duygusallık, haklı olarak, kanunu kendine en büyük düşman sayar. Hukukun vazifede ve kanunda aldığı şekil, ona, ölü ve soğuk bir lafız gibi, bir zincir gibi görünür. Kendisini burada tanıyamaz, özgürlüğünü burada bulamaz, çünkü kanun her şeyde bulunan akıldır ve duygunun, kendisini özelliği içinde yüceltmesine izin vermez.
Sayfa 31 - SümerKitabı okudu
·
11 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.