Gönderi

"...İnsanı canlandıran ya da etkileyen hiçbir şeyin olmadığı o ürpertici ormanlarda sabahın mavisinden akşamın turuncu­ suna kadar süren bu yürüyüş, hüznü dindirmez. O iyileştiren gücünden, enerjisinden eser yoktur. Hüznü yok etmez, dönüş­türür. Çocukların bildiği ve kullandığı bir simyadır o; kederi sulandırıp onunla yıkanmak için kendinizi suya bırakır gibi yürürsünüz. Hüznünüzün açık havada uzaklara yelken açma­sına izin verirsiniz; kendinizi bırakırsınız. Nerval'in yalnız gez­gininin yeniden bulduğu hülyalı bir yürüyüştür bu, tıpkı sizi tırmanmaya zorlayan Nietzsche gibi, ancak onun zirvesinde kader değil, çocukluk düşleri vardır."
Sayfa 131Kitabı okudu
·
81 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.