İzmir ekonomik açıdan durağanlığa itilirken, ağırlıklı olarak finans-kapital ve toprak-mülkiyet rantı temelinde işleyen yeni sistemin merkezindeki İstanbul ekonomisi ise çok hareketlidir. İstanbul sadece anadolu taşrasının değil, İzmir'in de "enerjisini", birikimini çeker. Birikimlerini İzmir'den sağlayan kentin yerli sermayedarların dâhi, kâr maksimizasyonu arzusuyla merkezlerini İstanbul'a taşır. Yüksek kârların sanayi yerine finans ve arsa rantlarıyla sağlandığı süreçte, İzmir'in üretim eksenli gelişme hızı düşer.