“Ama İlyas beyciğim, sen bu kitaptan bir şey anlamamışsın ki” Fuat Sevimay’ın kitabı bu cümleyle bitiyor. Artık ne anladıysanız, size kalmış. Öncelikle, kitaba bayıldım. Çok başarılı buldum. Yazarın anlattığı konu çok orijinal ve yazar bunu modern bir masal tadında anlatıyor. Kitaptaki olaylar, İstanbul’a gelen bir mermer gemisinin etrafında şekilleniyor. Yazar, gemi gelirken ve geldikten sonra yorulacağınız ama hiç sıkılmayacağız bir olay örgüsü örüyor. Pir, Civan, Mirza, Baba İlyas gibi çok harika karakterleri okurken hiç sıkılmadım aksine her bir sayfayı büyük bir merakla çevirdim. Kitabın başından sonuna kadar bize eşlik eden göbekli bir martı var. Ona sonunda ne olduğunu anlamadım. Hikayenin bize kadar gelmesini sağlayan çarşambalı hamallara ise ayrıca teşekkürler. :) Göndermeler çok fazlaydı, altını çizdim, kitabı ikinci kez okuduğumda -kesinlikle hakediyor- kaçırmış olduklarıma tekrar bakacağım. Kolomb’dan Rüstem paşaya, uzun İhsan efendiden Fransız ihtilaline kadar o kadar çok alt başlık var ki. Ve bunlar zannımca çok uzun, titiz bir çalışma sonrasında yazılmış. Son zamanlarda okuduğum en güzel kitaplardan biriydi. Çok beğendim, özellikle güncel Türk edebiyatında yeni bir şey çıkmıyor diyenler, okuyunuz.

KapalıçarşıFuat Sevimay · Hep Kitap · 2017394 okunma

·

54 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Efrasiyab