Gönderi

Her masada varsın Hakim Bey
7. Bölüm: Oğrenim Alanları: Özgür Anarşist Okul - Jeffery Shantz Toplumsal kuramcı Michel Foucault, 1967'da "Başka Mekânlara Dair" konferansında, geniş külliyatında genelde gözden kaçan bir terim kullanmıştır. "Heterotopya" kavramıyla, bir karşı-mekân veyahut alternatif yer, gerçekten var olan bir ütopyayı kastetmiştir. Ütopyaların yok-yer diyarlarından farklı olarak heterotopyalar, günümüz gerçekliğinin şimdisinde ve buradasındadır, ancak bu gerçekliği sorgular ve yıkarlar. Heterotopyalar farklılıkların yerleridir. Foucault'nun bahsettiği örnekler arasında, kişisel geçişlerin gerçekleştiği kutsal ve yasak yerler de bulunur. Yıllar sonra Foucault'nun Heterotopya kavramını, anarşist yazar Peter Lamborn Wilson da kullanacaktı. Hakim Bey rumuzuyla yazdığı 1985 tarihli kitabı "T.A.Z.: Geçici Otonom Bölge, Ontolojik Anarşi, Şiirsel Terörde (T.A.Z. The Temporary Autonomous Zone. Ontological Anarchy, Poetic Terrorism) neredeyse çıktığı gibi çağdaş anarşizmin klasiklerinden biri haline geldi. T.A.Z.'da, neredeyse tumturaklı bir coşkuyla anarşist heterotopyaların canlı bir versiyonunu anlatır. Artık TAZ olarak anılan bu anarşist heterotopyalar, minyatür anarşist toplumlardır. Bunlarda otorite askıya alınır ve yerini keyif, hediye alışverişi ve kutlama alır. Anarşist Peter Kropotkin'in "karşılıklı yardımlaşma" adını verdiği kavramın vücut bulmuş hâlleridir. Üstelik devrim sonrası uzak bir gelecekte değil, şimdi ve burada mevcutturlar. Bey'in eserinin genelde anarşist çevrelerde de tartışmalar yaratan provokatif bir dille sunduğu eşsiz bazı öngörülerinin yanı sıra, TAZ'lar ve benzerleri hem anarşist kültür ve siyasetin hem de daha genel bağlamda işçi sınıfı ve ezilen kesimlerin kültür ve siyasetinin bir parçası olagelmiştir. başka bağlamlarda direniş altyapılarını teşkil eder (Shantz, 2009). Birkaç örnek vermek gerekirse akla ilk gelenler 1910 ve 20'li yılların keskin tartışmalara sahne Wobbly sendika toplantıları, 1930'lardaki İspanyol İhtilali Sırasındaki devrimci halkevleri ve Avrupa'daki 1960'lardan günümüze devam eden çeşitli işgal evi ve kültür merkezleridir. Wilson/Bey, aralarında korsan ütopyaların 1919 Münih Sovyeti'nin, 1968 Paris'in, 1970'lerdeki İtalyan bağımsızlık isyanlarının ve 1980'ler ve 90'lardaki radikal ekoloji da bulunduğu, tarihteki çok çeşitli heterotopya ve amaçl topluluklardan ilham alır. Son yirmi sene boyunca, tarihinin farkında ya da değil, çok sayıda genç anarşist, punk ve sanatçı Bey'in mesajını benimseyerek Toronto da dahil olmak üzere Kuzey Amerika'nın birçok şehrinde halk evleri, bilgi merkezleri ve özgür mekânlar oluşturdu. Bu yerler geçici otonom alanlardan bir nebze daha kalıcı olacak şekilde tasarlanmıştı. Kalıcı veya en azından uzun ömürlü olması beklenen bu anarşist alanlar, muhalif kültürlere destek ve direniş altyapıları sağladı. Müzik, basın, video, radyo, beslenme ve en önemlisi eğitim alanında alternatif kültürel ve ekonomik altyapılar sunan daha geniş kendin-yap (KY) hareketinin mühim bir kısmını oluşturdular. Anarşist heterotopyalar beceri edinmek ve otoriter toplum ilişkilerinde güdük kalan bu becerileri geliştirmek ve uygulamak için paha biçilmez alanlar sağladılar. Sayelerinde sermaye piyasalarından bağımsızlık ve ana akım eğitimden özgürlük fırsatı bir nebze de olsa sağlanır. Zihniyetleri, kapitalist tüketimciliğin zıddıdır: Iş yerine oyun, mülk yerine hediye, çıkar yerine ihtiyaç. Katılımcılara devlet ve sermaye ilişkilerini ve hem ideolojik hem yapısal otoriteleri zayıflatmak için gerekli araçları, illa maddesel olmasa da manen sunarlar. Pratikte genelde bundan çok azına bile şükredilir. Çağdaş anarşist heterotopyalar, en güncel örneğine 1960 ve 70'li yıllardaki karşı-kültür komünlerinde rastlanan, Kuzey Amerika'da çeşitli dönemlerde ortaya çıkan amaçlı veya "toplum terk topluluklarla karıştırılmamalıdır. Çağdaş anarşistlerin derdi toplumu terk etmekten ziyade, yoksul emekçilerin günlük yaşamlarına yönelik daha ana akım projeleri yürütenlerle işbirliği yaparak alternatifler üretmektir. Günümüzde anarşist heterotopyalara, izole taşra komünlerinin esrarengiz bölgelerinde değil, toplumun katılımına açık kentsel alanlarda rastlanır.
Sayfa 151Kitabı okudu
·
89 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.