Gönderi
Kitaptan bahsetmeden önce yazar hakkında bahsetmek istiyorum. Jennifer L. Armentrout benim en sevdiğim yazarlardan bir tanesi. Yazarın daha önce Melez, Lux ve Titan serilerini okudum. Bu üç serinin türü fantastikti. (Ki bu kitaplara gerçekten bayılıyorum.) Bu kitabın konusu ise romantik, aşk. Daha önce yazardan okumadığım bir türdü. Kitaba başlamadan önce kitapla ilgili güzel ya da kötü olmasıyla ilgili hiçbir bilgim yoktu. Sırf yazarın kalemini sevdiğim için almıştım.
Kitap 500 sayfadan oluşuyor ve bildiğim kadarıyla tek kitap. Kalın olmasına rağmen bir çırpıda biten bir kitap. Dili oldukça akıcı. Kitapta beni çok fazla duygulandıran yer ve olay oldu. Hem içimi ısıtan hem de hüzünle dolduran bir kitap oldu benim için. Dünyamızda yaşanmasını hiç istemediğimiz ama maalesef ki yaşanan olaylara da fazlaca yer verilmiş. Yazar terk edilmiş çocukların başlarına neler geldiğini ve onların bunlardan nasıl etkilendiğini konu alarak bizlere çok güzel bir mesaj veriyor. Kitap +16 mı yoksa +18 yaş için mi uygun karar veremedim açıkçası.
Kitabın konusuna gelecek olursak; Molary ile Rider, çok kötü bir koruyucu aile evinde büyüyen, orada bir çok zarar gören birbirlerinden başka kimseleri olmayan iki küçük arkadaştırlar. 13 yaşında birbirlerini kaybeder ve yıllar sonra tesadüf eseri aynı lisede tekrar buluşurlar. Aradan geçen yıllardan sonra onların nasıl değişip büyüdüklerini ve birbirlerini bulduktan sonra neler olduğunu konu alan çok güzel bir kitap.
Sonsuzluğun Sonuna Dek, arkadaşlığa ve aşka inancını kaybetmeyenler için.
·
261 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.