Bu kitapta Yatak Kitabı, Hiç Önemi Yok Elbisesi ve Kiraz Hanım’ın Mutfağı isimli birbirinden sevimli üç öykü var. Arka kapakta
Sylvia Plath’ın bunları kendi çocukları için yazdığı yer alıyor.
Sylvia Plath gibi hayatı boyunca intihar eğilimini cebinde taşımış, dünyayı içinde ölü bir kelebek gibi tıkanıp kaldığı yer diye tanımlayan bir kimliğin içinden şu cıvıl cıvıl, neşeli, dünyayı çocukların gördüğün yerden gören öykülerin çıkması ne acayip. İnsan ister istemez, kitaptan sıyrılıp yazarın iç dünyasına yöneliyor. İçindeki çocukluğu nereye nasıl saklamıştı düşünmeden edemiyorum.
“yazıyorum çünkü içimde susturamadığım bir ses var..." diye bir cümlesi vardı. Keşke, hep bu neşeli seslerle dolup taşsaymış içi.
Hasılı, okuduğum en güzel, hayal dünyası en zengin çocuk kitaplarından biri. Bu kitaba elinizi uzatın. Çocuk kitabı okumak, insana iyi gelen şeyler sıralamasında ilk üçe girer çünkü.
Keyifle okunsun..