Alıntı eklemek için bile mola vermeden bitirdiğim klasik bir Ahmet Ümit romanı..
Tarlabaşında, vukuatsız geçen şaşırtıcı bir yılbaşı gecesinde işlenen bir cinayetle başladı koşturmaca. Diğer kitaplarına göre kurgusu daha az akıcıydı bence ama bu eksikliğini bir konuk oyuncuyla, Nevzat Başkomiserin kısa süreli komşusu olacak olan bir yazarla kapattı benim için. Katil için öyle büyük bir şaşkınlık yaşamadım, ama kitap o kadar güzel bitti ki, o an Nevzat'ın yüz ifadesini görmek isterdim :)