“Bu hayat nasıl yaşanmalıdır?” sorusu felsefi açıdan önemli bir sorudur ve kabul edilen varlık anlayışı (ontoloji) bir kenara bırakılarak cevaplanamaz. Bu soru belki de insanın sorması gereken en temel ve önemli sorulardandır. Çünkü bu hayat ancak yaşanılmaya değerse sonrasındaki pek çok şey bizim gündemimizde olur. İnsan olarak önceliğimiz bu hayatın nasıl yaşanılacağını bulmaktadır. Yazar, Allah'ın ve ölümden sonraki hayatın varlığına ya da yokluğuna dair edinilecek olan kanaatin bu hayatın nasıl yaşanılacağını belirleyeceğini söylüyor. Yazar; Mutluluk, Anlam, Sevgi, İyi, Gerçek, Güzel ve Süreklilik olmak üzere 7 kavram üzerinden Allah'ın ve ölümden sonraki yaşamın bu hayatı nasıl yaşamalıyız sorusu ile ilişkisini ele alıyor ve Allah’a hayatımızda merkezi bir yer vererek, ölümden sonraki bir hayatın bilincinde olarak bu hayatı yaşamamız gerektiğini iddia ediyor. Allah ve ahiret inancının; ölüme karşı bakışı kökünden değiştirdiğini ve ruhumuzun mutluluk, anlam, sevgi, iyilik, gerçeklik, güzellik ve süreklilik gibi arayışlarının cevaplanmasını sağladığını ve hayatımızı nasıl yaşayacağımızın bu hakikatler merkezinde belirlenmesi gerektiğini söylüyor. Tabii, Allah’a ve ahirete inandığını beyan etmek “Bu hayatı nasıl yaşamalıyız?” sorusuna doğru cevap için yeterli olmamaktadır. Bununla beraber, “görmezden gelme” durumunun terk edilmesi, Allah ile ahiret inancının hayatın yönünü belirlemesi gerektiğini zihnen idrak etmek ve hayatı buna göre yaşamak gereklidir. Yazar, Allah'a ve ahirete inanmanın, bu hayatı nasıl yaşamamız gerektiğine olan katkılarını detayları ile ele alıyor ve bu bilinçte olan bir insanın neler yapmasını gerektiğini de söylüyor. Yazar , "Kısacası ölümün sürekli yaklaştığı ve zamanının belirsiz olduğu durumumuzda, hayatımızın yönünü, en önemli olanları (Yaratıcımızı ve ölümden sonraki durumumuzu) göz önünde bulundurarak belirlemeli ve ona uygun yaşamalıyız. Harekete bir an önce geçmemiz, irademizi en önemli sermayemiz olan hayatımızın zamanını en doğru şekilde yaşamak için kullanmamız zaruridir." diyor. Günümüzde ne yapacağını, nereye gideceğini, bilemeyen, kendini kaybolmuş hisseden, amacı, hedefi olmayan insanların, özellikle gençlerin , bu hayatı nasıl yaşanması gerektiğini merak edenlerin, varoluşsal kaygılar içinde olanların mutlaka okuması gereken bir eser. Belki bu eser sizi eserin ulaşmak istediği hedefe ulaştırmayacak, sizleri tatmin etmeyecektir. Lakin her ne olursa olsun, insana dair en temel meseleler konusunda farkındalık kazanmayı ve bu konular üzerine derin düşüncelere dalmanızı sağlayacaktır. Vereceğimiz cevap her ne olursa olsun, "Bu hayatı nasıl yaşamalıyız?" sorusu her insanın kendisine mutlaka sorması gereken ve tüm ömrünü meşgul etmesi gereken bir sorudur.

Ruhun Yedi ÇığlığıCaner Taslaman · İstanbul Yayınevi · 202263 okunma

··

291 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Onur Kenan Aydoğdu