"Ölmek istiyor insan," diyordu, işkence görenler; "ölüp, arka daşlarını ele verme utancından, kendisini barındıran aileleri, arka daşlarının kanlarını, çocuklarını tehlikeye atmaktan kurtulmak." Peki işkencede çözülenler, inançlarını mı yitirmişlerdi? Çözülsün çözülmesin, konuştuklarının hepsi ölümü istemişlerdi. Ama insan hemen ölmüyordu. Ölmeyince konuşuyordu.