Adana'dan İstanbul'a uzanan bir hikaye.. Orhan Kemal'in gazetelerde yazılıp daha sonrasında tefrika edilmiş bir romanı. Baba İhsan dondurmacılıkla uğraşan kendi halinde fakir birisi. Tüm hayali oğlu Ahmet'in tıp fakültesini bitirmesi ve düşünü kurduğu hayata kavuşmanın ateşiyle yanıp tutuşmaktadır. Değil Baba İhsan, tüm aile Ahmet için çalışır ve kazançlarının çoğunu okuması için Ahmet'e gönderirler. Ahmet'in küçüğü Mehmet ise okumamış, haylaz ve tüm gün futbolun peşinde koşan, futbolculuk hayali olan bir çocuk. Babasına ve ailesine göre ise ailenin YÜZ KARASI! Mehmet futbolculuk hayalini gerçekleştirmek için bir gün ailesinden habersiz İstanbul'a gider ve abisini bulur. Abisi ise o sırada komşusu olan ihtiyarın kızı Masume ile evlenme hayali kurmaktadır. Kafasında okulu bitirdikten sonra Avrupa'da ihtisasını yapma hayali olan Ahmet bir gün bu hayalini gerçekleştirmek için Masume'yi yüzüstü bırakarak pamuk tüccarının kızı Asuman ile evlenir. Peki sizce YÜZ KARASI olan kim? Haysiyeti ve namusu ile yaşayan, sevdiği Asuman'a bağlı olan Mehmet mi yoksa kendisini çok seven ve onun sayesinde hayatı düzelen Masume'yi bırakıp para, şöhret uğruna zengin Asuman'ın boyunduruğu altına girip ailesini yüzüstü bırakan Ahmet mi? Hayatta herkesin bir hayali vardır ve bu hayali gerçekleştirmek için belki çok çalışmak, çok eziyet çekmek gerekebilir. Tamahkârlık hele hele paraya bağlanmak, para için her şeyi yapmak doğru bir şey değildir. Hayat bu değil ve bu eserde bunu anlatan mükemmel bir bir başyapıttı. Hayatın gerçeklerini, doğruluklarını halkın gözünden bize gösteren Orhan Kemal'in kalemine sağlık diliyorum.

Yüz KarasıOrhan Kemal · Everest Yayınları · 2015136 okunma

·

39 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Çağatay Temir