Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

135 syf.
·
Puan vermedi
·
9 günde okudu
Balıkçı Ve Oğlu
Zülfü Livaneli'den okuduğum ilk kitaptı. Ögretmenim Yaşlı Adam ve Deniz kitabını okuduğumu görünce "Balıkçı ve Oğlu kitabını da oku. Bir de bizdeki balıkçı anlayışına bak." demişti. Bu yüzden de çok merak ettim ve hemen okudum. Ayrıca zaten Zülfü Livaneli çocukluğunda Ernest Hemingway'in Yaşlı Adam ve Deniz kitabını birçok kez okumuş, bazı bölümlerini ezberlemiş ve bu kitaptan etkilenerek 16 yaşında evden kaçıp bir balıkçı köyünde yaşamış. Ancak iki ay sonra evine geri dönmüş. Ama artık bildiği bir şey varmış: Yazar olacak. Bu kitabı okuyunca öğretmenimin demek istediğini daha iyi anladım. Kitapta Yaşlı Adam ve Deniz kitabına şöyle bir gönderme yapılmıştı: "Bak" dedi turist, "buradaki balıkçı senin gibi genç değil, yaşlı bir adam. Bir gün çok ama çok büyük bir kılıç balığı zokayı yutuyor, başlıyor kayığı çekmeye. Anla, o kadar büyük yani, günlerce gecelerce sürüklüyor, ihtiyar adamın elleri yara bere içinde kalıyor. Aç biilaç dayanıyor. En sonunda balık yoruluyor, adam koca balığı zıpkınla öldürüyor, kayığa alamayacağı için yanına bağlıyor iple, sonra dönüşe geçiyor ama dönerken ne oluyor dersin?" ... Mustafa dedi ki "Madem o kılıç o kadar harika bir balıkmış, madem günler geceler boyu can teslim etmemek için savaşmış, o balıkçı da oltayı kesiverip, hadi aslanım yaşamayı hak ettin, helal olsun sana bu deniz demeliydi. Bazen koca bir balık yakalarsın beyim, tam sandala çekerken göz göze gelirsin mübarek hayvanla, sana öyle acıklı bakar ki kıyamazsın, denize salarsın gerisin geriye." Bence bu bölüm her şeyi gösteriyor. Yabancılardaki balıkçılık anlayışında ne olursa olsun balığı yakalama isteği var. Türk balıkçılarında ise bir balık ölmemek için mücadele ediyorsa o balık yaşamayı sonuna kadar hak ediyordur. Bu yüzden de balığın yaşamına izin verilmelidir. Başka bir pencereden bakacak olursak yazarımız güncel sorunlara da değinmişti. Göçmenler ile ilgili görünenin ardındaki şeyleri göstermişti. Hepimiz onların gitmesi gerektiğini düşünüyoruz ama onlar da bu durumdan memnun değiller aslında. Çok zor şeyler yaşıyorlar. Ve biz bunları görmezden gelip onlar hakkında kesin yargılar taşıyoruz. Bu düşüncelerimi bir kez daha sorgulamış oldum. Lütfen yargılamadan önce olaylara geniş bir şekilde bakın. Hemen hüküm vermeyin. Dili oldukça sadeydi. Kitap okumaya yeni başlayacak olanlar bu kitap ile başlayabilirler. Genel olarak sevdiğim bir kitap oldu. Kitabın sonunda Zülfü Livaneli ile yapılmış bir söyleşi yer alıyordu. Oradaki sorulara Livaneli çok güzel bir şekilde cevap vermişti. Özellikle o söyleşiyi de okumanızı öneririm. Ve son olarak da söyleşi bölümünden sevdiğim birkaç sözü paylaşmak istiyorum: "60'lı yıllarda Ankara'da delice bir tutkuyla kitap okuyan bir çocuktum." "Zaten dünyayı erkekler bozar, savaş çıkarır, felaketlere neden olur, kadınlar ise hayatı devam ettirir, yaraları sararlar." "İnsanlığın -her anlamda-can çekiştiği bir noktadayız." "Stendhal'ın deyimiyle romancı bir ayna gezdirir. Aynada neler görünürse onları yansıtır."
Balıkçı ve Oğlu
Balıkçı ve OğluZülfü Livaneli · İnkılap Kitabevi · 202126,6bin okunma
·
361 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.