Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

112 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Bana bir önyargı verin, dünyayı yerinden oynatayım!
Incelemeye başlamadan önce bu kitabın yazarın küçüklük hayatında gördüğü gerçek bir hikaye olduğunu Ve bunu bize aktardığını söylemek isterim. Kitap azar azar okunmalı üzerine düşünülmesi gereken bir kitap. Nobel Edebiyat ödülünü almış bir kitap neticede. Kitap spoiler ile başlıyor. Sonunu başından bildiğimiz bir kitap. Santiago bir namus cinayetine kurban gidiyor. Bazıları suçlu mu suçsuz mu anlamadığını söylüyorlar ama yazarın yer yer yaptığı betimlemeler sayesinde , (örneğin santiagonun öldürülmeden önceki şaşkınlığı gibi) Santiagonun iftiraya uğradığını yok yere öldüğünü anlayabiliyoruz. Santiagoyu öldürenler her yere bu haberi yaymış olmalarına rağmen kimse santiaoya bunu söylemedi. Kendi annesi ve nişanlısı bile. Hatta herkes içten içe onun öldürülmesini bile istedi. Kimse gerçekten suçlu mu diye düşünmedi. Nişanlısı ondan ayrıldı, annesi onu eve almadı. Kardeşler aslında Santiagoyu öldürmek istememişlerdi , onun kaçması için herkese bu haberi yaymışlardı, ancak toplum böyledir. Önemli aile: Vicario'da roller: Ikiz oğlanların ardından bir kızları daha olmuş, neyin nesi olduğu bilinmez ateşli bir hastalıktan ölmüştü, aradan iki yıl geçtikten sonra bile evin içinde hafifletilmiş, ama sokakta sıkı bir yas tutuyorlardı. Oğlanlar erkek adam olacak şekilde büyütülmüşlerdi. Kızlarsa evlenmek üzere yetiştirilmişlerdi Gergef işlemeyi. makineyle dikiş dikmeyi, kukali dantel örmeyi, çamaşır yıkayıp ütü ütülemeyi, yapma çiçekler, kendi uydurdukları tatlılar yapmayı, aşk pusulaları yazmayı bilirlerdi. Ölüme saygıyla yaklaşma kültürünü bir yana birakmış zamane kızlarından farklı olarak, onlann dördü de eskiden ädet olduğu gibi hastaların başında bekleme, ölüm döşeğinde olanlara güç verme, ölüleri kefenleme sanatında birer ustaydilar. Annemin onlarda kınadığı tek şey, yatmadan önce saçlarını tarama adetleriydi. "Kizlar." derdi onlara. "geceleyin saçlarınızı taramayın, yoksa denize açılanlar geri dönmekte gecikirler." Ayrıca, onlardan daha terbiyeli kızlar olmadığını düşünürdü hep. "Onlar kusursuz kızlar." dediğini duyardım sık sık. "Her erkek onlarlamutlu olur, çünkü acı çekmek için yetiştirilmişler. Bayardo San Roman ile evlenmek istemeyen Angela'ya annesinin söylediği söz; Aşk da öğrenilir. Tabii bunları okurken santiagoya acıyor olabiliriz ancak santiago'nun da öyle çok da iyi bir adam olduğu söylenemez toplumun ona karşı bakış açısından da bunu anlayabiliriz aslında ama tabii ki bu olayda suçsuz yere öldürüldüğü gerçeğini de değiştirmez. "Kadın sezinlemişti neler olduğunu victorios kardeşlerin bu hükmün infazını yerine getirmek kaygısında olmaktan çok biri çıkıp bir iyilik yaparak kendilerini engellese Diye düşündüklerinden kesinlikle emindi." Polis şefi gelip sadece bıçaklarını aldığında Nasılsa bıçakları Yok bir şey yapamazlar diye düşünmüştü ancak Tabii ki de bu Yeterli olmadı diğerleri aksine hiçbir söz söylemediler ve toplum olanları haklı gördü ve bu tavır cinayet sonrası da devam etti papaz olanları onurlu bir davranış olarak nitelendirdi Hatta anlatıcıya bile yansıdı bu hatta anlatıcı bile demiştir ki; " bıçak girip çıktığı halde kirlenmemişti." Peki neden öldürüldü? "Çünkü namus meselesi beklemez." Ama yine de beklemişlerdi işte o zaman Pedro Bir Karıya ağabeyinin bile bile vakit kaybettiğini düşünmüştü. Cinayet işleyen Sadece Bir Karıya Kardeşler değil aslında cinayet bütün toplum tarafından işlendi topluma ilgilendiren konularda kendin cevaplı bulduğu gerekçelerle sessiz kalmayı tercih eden herkes suçludur toplum halinde yaşayan bireyler felakete önlemek için çaba harcamazlar sembolik önlemler alarak görmezden gelerek yok canım Olmaz öyle şey diyerek gerçeğe ıskalarlar bireyler bir araya gelerek toplum oluştururlar ama toplum bir kez oluştuktan sonra tek tek bireylerden ayrı bir olgu gibi davranır topluluk insan ruhunu tembelleştirir ve sorumluluğu başkasına atmasına En azından ertelemesine olanak sağlar buradan romanın en derinindeki yere merkezine alırız birey toplumun başına gelen bir felaketten kendini sorumlu tutmaz küçük tefek önlemleri elimden geleni yaptım diyerek kendini temize çıkarma delilleri olarak ortaya koyar kendini suçlamaz ta ki gerçek bütün soğukluğu ve sertliği ile karşısına çıkana kadar Ama artık iş işten geçmiştir. "Onu bilinçli olarak öldürdük demişti" pablo vicario "ama biz masumuz" " belki Tanrı katında öylesiniz" demişti peder "Tanrı katında da insanın gözünde de" demişti Pablo. "Bu bir Namus sorunuydu" Cezaevine girdikten sonra ıdemli mahpuslar Onları iyi huylu arkadaş canlısı olarak hatırlıyorlardı ama İkisinde de hiçbir pişmanlık belirtisine rastlanmamıştı. Bu açıklamalara dayanarak ; namusu kirlenen erkek aile üyeleri namusları onarılana kadar yoğun bir strese hissedebilir ancak namus onarıldığında bu stresin düzeyi azalabilir bu önermeyi desteklercesine bağlı ve özelsel namus cinayeti işleyip hapishaneye giren kişilerin sorunları olmadığını göstermişlerdir mahkumların %47.9'u işledikleri cinayet için pişmanlık duymamakta%41.1'i aynı durumda kalsalar yine cinayet işleyeceklerini belirtmektedir %4.2'si Hatta girmemek adına namuslarına leke süren kadını intihara zorlayacaklarını belirtmişlerdir sadece %37,9 aynı durumda kalsalar bu suçu işlemeyeceklerini rapor etmişlerdir. Türkiye'de bağlı ve özensel namus cinayeti isteyen 190 mahkum ile görüşmüşlerdir bu mahkumlara işledikleri cinayet sonucunda diğerlerinden nasıl tepkiler aldıkları sorulmuştur mahkumların %42,1'i ailelerin bu davranışı oda aralıklarını belirtmişlerdir %74'ü sosyal çevrelerden çok fazla olumsuz bir tepki almadıklarını söylemişlerdir Leyla perzivat bir röportajında namus cinayetlerinde kadının oynadığı rolden bahsetmiştir perzerat Namus cinayetlerinde tetiği çekerek aktif rolü erkeğin üstlendiğini ancak arka planda erkeğin azmettirici veya destekleyici olarak kayınvalide ve görümce gibi kadın akrabalarında bu cinayet işlenmesinde yer aldığını vurgulamıştırdıklarını belirtmiştir perlavatı doğruluğu var nitelikte Türkiye'den bir başka örnekte 2 yıl önce evlenmek için evden kaçan kızını öldürmüştür. Sessiz kalmak bir türlü linç girişimi midir ?Bütün herkesin işleneceğini bildiği ve kimsenin önlem almadığı bir cinayet linç girişimi olarak değerlendirilmeli. youtu.be/YMxEc0l5WOc youtu.be/7ZWPERo1XXo
Kırmızı Pazartesi
Kırmızı PazartesiGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202177,5bin okunma
·
43 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.