Küçük Prens kitabının yazarı Antoine ve eşi Consuelo’nun mektuplarını okuyoruz bu kez. Evliliğin, aşkın durmadan yıkılışı ve yeniden kuruluşunun hikayesi gibi. Yer yer çocukça tartışmalar, kıskançlıklar, engellerle örülmüş bir ilişki çıkıyor karşımıza. Bir taraftan da yazar olma çilesine tanıklık ediyoruz. Tamamlanamamışlık olduğu gibi ortaya serilmiş. Çizimler ise bu çalkantıların yanında hediye gibi. Aşklarını övesim gelmiyor, bunca çekişmeyi yalnızca saplantı olarak tanımlayabiliyorum çünkü. “Nasıl olmamalı?” diye soranlar için iyi bir rehber.