Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

112 syf.
·
Puan vermedi
Kırmızı Pazartesi, Gabriel García Marquez / Can Yayınları
5, 107. Kırmızı Pazartesi, anlatıcının çocukluğunun geçtiği kasabada yaşanmış namus cinayetine kurban giden Santiago Nasar’ın, cinayet öncesi ve sonrasında kasaba halkının takındığı tutumu konu ediniyor. Santiago Nasar, güneşli bir pazartesi sabahı, ikiz Vicario biraderler tarafından, evinin selamlık kapısının önünde öldürülür. Öldürüldüğü âna kadar Santiago Nasar haricinde tüm kasaba halkı Santiago Nasar’ın bi’ namus cinayetine kurban gideceğini, bizzat Vicario biraderlerden öğrenmişlerdir. Fakat hiçbir kasabalı, Vicario biraderlerin söylemlerine kulak asmaz. Kasaba halkı, Vicario biraderlerin cinayeti işleyemeyecekleri kadar iyi bir birey olduklarına dair olumlu bir ön yargıya sahiptirler. Ki Vicario biraderlerinde ellerinde bıçaklarıyla kasabanın tüm dükkanlarını gezip, Santiago Nasar’ı öldüreceklerini söylemeleri de kasaba halkının düşüncelerini doğrular niteliktedir. Biri ya da birileri, işlenmesi muhtemelen olan cinayetin önüne geçmesini, engellemesini arzular. Çift taraflı yaşanan umursamazlık ve töreler, Vicario biradeleri cinayeti işlemek zorunda bırakır. Namus cinayetinin altında yatan sebep ise kız kardeşleri Angela Vicario’ya bekaretinin kaybetmesidir. Ağabeyleri, bekaretini kaybetmesine neden olan kişiyi sorduğunda Angela, Santiago Nasar’ın ismini verir. Angela’nın söylemi sorgulanmaz, Nasar’ın yapmadığına dair kuşkuya düşülmez. Çünkü; Nasar, -babası gibi- zengin ve çapkındır. Kasaba halkında bıraktığı izlenim, yargısız infaz görmesine sebep olur. Anlatıcının yoğun araştırmaları sonucunda Angela ile birlikteliğinin ve Angela’nın söyleminin bir muamma, bir iftira, başka bir kimseyi korumak amacıyla söylenen bir yalan olduğu nispeten anlaşılır. Kırmızı Pazartesi’nin ana teması, histerik bir ön yargıdan oluşuyor. Kitle halinde, tüm kasaba halkına sirayet eden olumlu/olumsuz ön yargılar, suçsuz bir kimsenin ölümüne, istemeye istemeye iki kişinin cinayeti işlemesine sebep oluyor. Olumsuz ön yargılar, çokça karşılaştığımız bir ön yargı tipidir. Çoğunlukla da eleştirilere maruz kalan olumsuz ön yargılardır. Görünmeyen ya da görünse bile idrak edilmeyen bir şey varsa da hiçbir şeyin sanıldığı kadar kötü olamayacağı gibi, sanıldığı kadar da iyi olamayacağıdır. Olumlu ön yargılar “iyi ve güzel düşünen insan” tiplemesinde tözü oluşturur. Kulağa yumuşak, göze hoş görünür. Oysa ki en az olumsuz ön yargılar kadar tehlikeli ve yanlıştır.
Kırmızı Pazartesi
Kırmızı PazartesiGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202178,1bin okunma
·
35 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.