" (...) son birkaç yüzyılın müslümanlarının, bazı teorik ifadeleri (idealist, materyalist ve pozitivistlerle birlikte) temel ve dini ifadelere karşıt olarak görmeleri ve kabul etmeleri, onları dini ifadeleri (inançları) ile teorik ifadeler arasında tercih yapma, bunlardan birini kabul ederken diğerini inkar etme durumuna getirmiştir. Bunun sonucu olarak da, bazıları İslam'ın temel ifadelerini inkar ederek materyalist veya pozitivist olmuş, bazıları da böyle bir hayali çelişkiden kurtulmak için bilimsel ve teorik araştırmalarda arka sıralarda kalmayı tercih etmişlerdir. Halbuki müslümanlar bu ayırımı iyi yapabilmiş olsalardı, miladi yedinci ve on üçüncü yüzyıllar arasın da olduğu gibi, her kategorik plandaki gerçeklerin araştırılmasında belki bütün insanlığa önderlik etmeye devam edebileceklerdi. "
Sayfa 23 - Küre Yayınları