Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

İkinci Cumhuriyet nasıl olmalıdır peki?
İkinci Cumhuriyet 1923 yılında kurulan Cumhuriyetin tek sesliliğine karşı demokratik ve çoğulcu bir niteliğe sahip olmalıdır. Egemenliğin halka ait olduğuna inanmalıdır, bunu can-ı gönülden kabul etmelidir. İkinci Cumhuriyet egemenliğin bürokrasiye ve orduya ait olduğu inancına şiddetle karşı çıkmaktır. Bunun demokrasi olmadığını bıkmadan ve usanmadan anlatmaktır. Rejimin üzerindeki ordu vesayetine son vermektir. Cumhuriyetin demokratikleşmesini istemektir İkinci Cumhuriyet. Tek parti zihniyetinin, tüm mevzuatıyla birlikte ortadan kaldırılması gerektiği fikrini savunmak ve Kemalizme karşı demokrasiyi talep etmektir. Sistemin sivil ve demokratik bir şekilde baştan aşağı yeniden yapılandırılması için yorulmadan çaba sarfetmektir. Devletçi soygun sistemine karşı çıkmaktır. Tüm kesimlerin üreterek, rekabet ederek, hakkını piyasadan alması ve paylaşımın siyasete değil, rekabete dayalı olmasıdır. İkinci Cumhuriyet ekonominin patronunun halk olmasını savunmaktır. Devletin halkın ekonomik patronu olmasına son vermektir. Ekonominin şeffaflaşmasını ve vergi veren bir vatandaş ve vergi alan bir devlet örgütlenmesi istemektir. Vergi verenlerin, vergilerinin nereye harcandığını denetleyebilecek hale gelmesi gerektiğine inanmaktır. Türkiye’nin dünyalaşması, AB standartlarına sahip bir toplum haline gelmesidir. Vatandaşlarının özgürleşip zenginleşmesinin önünü açmaktır. Zenginleşmeyi ve özgürleşmeyi, bu hedefe ulaşmanın toplumsal yollarını aramayı gündemin ilk maddesi haline getirmektir. Hayata insan açısından bakmaktır. Kavramların insanların iyi yaşamasına yardımcı olduğunu unutmamak ve insanı reddederek kavram fetişizmi yapmamaktır. Mustafa Kemal Atatürk’ün bu toprakların tarihsel bir lideri, Kemalizmin tek parti ideolojisi, demokrasinin ise halk iradesine dayalı bir çoğulculuk olduğunu bilmektir. Demokrasinin Kemalizmi içerdiğini, ama Kemalizmde demokrasi olmadığını içtenlikle görebilmektir. Demokrasilerin zaten laik olduğunu, ama laikliğin demokrasi önünde engel hale getirilebileceğini kabul etmektir. Demokrasisiz bir Cumhuriyetin, sadece ve sadece hanedanın elinden iktidarı alacağını, ama asla ve kat’a halka vermeyeceğini anlamış olmaktır. Cumhuriyetten ziyade demokrasinin halkın önünü açtığını bilmektir. Demokratik Cumhuriyet vurgusunu bu nedenle çok çok önemsemektir.
KÜRT SORUNU VE İKİNCİ CUMHURİYETKitabı okudu
·
35 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.