Şehir hikayesi sevenler için
Mahallelerimizin, sokaklarımızın bile köklü bir geçmişi vardır. Mesela bu mahallenin ismi Alibaba değil mi?”
Pir Sultan derler bir eren varmış Banaz’da.İşte Alibaba onun bir yoldaşı. O zaman Hızır Paşa derler bir zatki validir kendisi Pir Sultan hakkında idam kararı verir. Köyü olan Banaz’dan getirilip Sivas’ta asılacaktır.
‘Bozuk düzende sağlam çark olmaz!’ diyen
Pir Sultan da gerçeği haykırdığı ve düzene boyun eğmediği için hemen hain ilan edilip kellesi istenmiş.İşte bu amaçla ‘Siyaset Meydanı’ denilen yere getirildiği vakit af dilerse bağışlanacağı söylenmiş.Hünkâr pir buna yanaşmayınca sinirlenen ‘Hınzır Paşa’ orada bulunan ahaliye ‘Taşlayın bu zebunu!’ diye emir salık vermiş. Taşlamayana da ceza verilecekmiş. Ahali istekli isteksiz taşlamaya başlamış ‘Koca Türkmen Haydar’ı.Alibaba da oradaymış. Zaten pirinin çektiği cefaya yüreği dayanmamaktaymış. Bu yüzden eli taş atmaya gitmemiş de gül atıvermiş ona. İş bu ya, Pir Sultan Abdal da görmüş bunu ve şu dizeleri söylemiş:
Şu kanlı zalimin ettiği işler,
Garip bülbül gibi zar eyler beni,
Yağmur gibi yağar başıma taşlar,
İlle dostun bir tek gülü yaralar beni...
“Koca Pir’in burada darıldığı, dostun gül atması değil, bozuk düzene boyun eğmesiymiş. Köşede gördüğün duvara çakılı plakada sadece bir mahalle
adının kabartması yazmaz, gövdesinde masalsı bir şahsiyetin etkileyici hikâyesini de taşır. Böyledir Sivas."
Sayfa 214Kitabı okudu
·
21 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.